hakkındaki tüm fikirlerimi bugün itibariyle olumlu yöne çevirmiş güzel kampüs. kasım ayında ıssız bir sahilde yürüyüş yapmak, dalga seslerini dinlerken sahile vurmuş deniz analarının oluşturduğu ilginç hüznü tatmak, istanbulun civcivli bol insanlı trafik gürültülü caddelerinden sanki yüzbin kilometre uzaktaymış gibi olup yine de istanbul il sınırları içinde kalabilmek muhteşem. bir bisiklet kiralayıp kampüsün ormanlı dağlı sevimli mekanında gezinmek paha biçilemez.insana kendi kendisini dinleme ve fark etme imkanı tanıyan güzel bir alanmış burası meğer.
hele bir de kilyosa kadar üşenmeden gelen okul kulüpleri var ya size bayılıyorum işte, tiyatro, folklor , dans kulüpleri muhteşemsiniz. film gösterimi ayarlayan , partiler geziler organize eden güzel insanlar var.
şehirden teknolojiden hayattan uzakta olmanın en güzel artısı da insanları birbirine yakınlaştırması. kimse kimseye merhaba demeden gülümsemeden geçmiyor şu güzel mekanda , insanlar ciddi ciddi dost oluyor muhabbet ediyor filan. şaşırtıcı bir gerçek twitterla watzupla haşır neşir olmadan telefonuna dokunmadan 40 dk. birbiriyle sohbet edebilmek insani ihtiyaçların gerçekten karşılanması çok ilginç.
bir de müzik odası var, güneydeki gibi aylar öncesinden sıra alıp başvuru yapmanız gerekmiyor bu yalıtımlı odayı kullanmak için. en güzel olay da bu sanırsam canın sıkıldı mı git çal enstrümanını rahatça. içinde bas ve elektro gitaristler için amfiler, iki adet davul , bir yamaha dijital piyano var. taşınamayan enstrümanlar çalmak ve yurtta kalmak uyumsuzluğundan kurtarıyor sizi.
özetle aslında güzelmişsin be kilyos 2. yurdun inşaat dibi kasvetli odalarından birinde de yaşasam denizin, havan, ağaçların, manzaran , insanların güzel be kilyos.
