sözlükte din, iman ve hadis hakkında her şeyi bilen(!) müfessirler mevcutken, bu konulara zahirde pek nadir el atmak gerekir ama bazı açıklamalar yapmakta da faide mevcuttur.
öncelikle bu yüzeysel tespit yıllardır yapılagelen ve her yapıldığında da aynı etkiyi gösteren bir konudur. islam nazarında kadın ve erkek iki eşit yaratıktır. va hatta kadının kendisine verilen doğurganlık ve sonradan yaratılma özellikleriyle erkekten bir nebze üstün oluşu tasavvufta yer almaktadır.
iki kadının şahitliğinin bir erkeğe denk olması mevzuu ise dikkat edilirse sadece miras gibi ekonomik konularda adı geçen ve kadına yardımcı olunması esasını güden bir anlayıştır. bakara suresinin 282. ayetinin gerekli kısmını inceleyelim;
"... şayed borclu bir sefih veya küçük veya kendisi söyleyip yazdıramıyacak ise velisi dosdoğru söyleyip yazdırsın, erkeklerinizden iki hazırı şahid de yapın, şayed ikisi de erkek olamıyorsa o zaman doğruluğuna emin olduğunuz şahidlerden bir erkekle iki kadın ki biri unutunca diğeri hatırlatsın... "
ne deniliyor orada "biri unutunca diğeri hatırlatsın". günümüzde dahi ev hanımlarının ekonomik alanlardaki hakimiyeti ve bilgi düzeyi tartışılabilecek halde iken siz 600 yılında yaşayan kadınların ekonomiden, ticaret yapan bir erkek kadar anlayabileceğini zannediyorsanız yanılgıdasınızdır. zira bu şahitlik konusu işte bu yüzden, yani kadınların davalarda, mahkemelerde kandırılmaması veyahut yanlış kararlar almaması için vardır. yoksa islamda kadın erkeğin yarısı değerde değildir.