hergün kalktığında yatakta tembellikle sağa sola dönerek kıvranırsın. yorgan bedeninin kıvrımlarına girerek bu tembelliğe yardımcı olur. kalkarsın aynada şöyle bir suratına bakarsın, gözlerinin altı hafiften çukurlaşmıştır. gel zaman git zaman insanlar değişime uğramıştır. sense genel olarak sisteme lanet okuyorsundur. haketmediğini düşündüğün şeyler çoğalır, bunların başında ise kendinden daha aptal olarak gördüklerinin senden daha iyi bir yaşama sahip olmasını gördüğün andır. sonra tak eder ve olur olmadık yerlere iş başvurusu bırakırsın, formu doldurduktan sonra bir umutla aramalarını beklersin fakat nafile. hayat işsizliğinde devam ediyordur. insanlara ''ne haber?'' diyemezsin sonra, çünkü cevaplar '' iyi valla, iş güç. senden?'' olur. içine kapanırsın. kitap kurdu olman en güzel savuşturucu olur. yazarsın, düşünürsün. işsiz ve kitap okuyan erkek ortalama bir kadına hitap etmez. dolayısıyla yalnızlığa terk olursun. zaten beklediğin kadın da çıkıverse, karşılamak için onu belli miktar eyvallahın olmamalı. malum, o otobüs kartına 3TL doldurup hesap yapan erkeksindir...
velhasıl; iş zor, işsizlik gani gani zor. fekat işsizken yaptığın birikimle, iş hayatında ani bir sıçrama, adeta bir kanguru misali doğada gezinebilirsin. tabii bunu yapmak ve işsizkenki birikimi sağlamak için kitap okumak, kendini geliştirmek, ve net üzerinden de olsa bir yabancı dil geliştirmek olabilir. internet çağındayız ulen! kullan bunu. bırak artık facebook'tan kız aramaları, porno sitelerinde gereğinden fazla vakit geçirmeleri... işsiz birisi olarak, sellamınallaykum.