Saclarını düzleştirmiş ama her zamankinden farklı bir görünümü vardı. masumca kenarda durmus beni bekliyordu ve uzanıp yanağına dokundum. gülümsemesine gamzesi eşlik etmişti. sonrasında oturacak bir yer aradık. orta sekerli kahveleri söyleyip sohbet ettik. elmalı kurabiye yapmış, o kadar lezzetliydi ki kücük kücük ısırdım bitmemesi icin. Narin uğraşı canlandı gözümde. daha sonra fal baktı. biraz korkmus gibiydi güzel seyler hissetmedi anlaşılan. kafası dağılması için apar topar kalktık, daha öncesinde oturduğumuz terasa gidip boş bir masa bulduk. limonlu soda söylemiştim. ve üzerinde kırmızı kazak vardı yani 18 Nisan gibiydi. şimdi ise o kazak bende. ilk defa benimle kalacak. ben'le kaldığı gibi..
