Allah kimsenin başına vermesin dediğim aşık olma türüdür.
Seversiniz, çok seversiniz temizliğini, dürüstlüğünü ve de güzelliğini seversiniz. Sizin gözünüzde dünyanın en iyi, en saf kızıdır, melek gibidir tek farkı kanatları eksiktir. Gözünüz ondan başkasını görmez. Her şeyi onun mutlu olması için yaparsınız. Onu üzmemek için aileni, arkadaşlarını karşına alırsın. 1 sene böyle geçer parklarda gezilmiş, en güzel yerlerde yemekler yenilmiş aileler tanışmış artık evlilik planları yapılır hale gelinmiş. Ama birden kız hakkında laflar duyulur senden önce evlere gidiyordu şimdi gidiyor mu bilmiyoruz diyenler ortaya çıkıyor. Hiç cinsel ilişki yaşamadım diyen senin gözünde kusursuz olan kızın senden önce yattığı adamları öğrenirsin bir değil iki değil... üzülürsün, ağlarsın senin elini bile tutmaya kıyamadığın kız arabada evde her yerde her şeyi yapmıştır. Ama sen bi açıklaması vardır diye aşık olduğun kıza sorarsın. Herkesten çok ona inanmak istersin, şerefsizler kıza iftira atıyor dersin. Alırsın kızı karşına anlatırsın her şeyi. Ağlamaya başlar, ağlar, ağlar. Diyeceğini demişsindir ve bir sessizlik oluşur. Uzunca bir sessizlikten sonra her şeyi itiraf eder. Mecbur kaldığı için yaptığını, bazen de bıçakla silahla tehdit edildiğini anlatır. işte o an sırtınıza bir ağırlıklık çöker, oturduğunuz yerden kalkamazsınız, bütün hayalleriniz, umutlarınız her şey yıkılır. Ayrılırsınız. ilk zamanlar zordur ama alışırsınız. Hayat devam ediyordur. Düşünürsünüz allahım bu niye benim başıma geldi diye. Ama zaman geçtikçe yaralar kabuk bağladıkça kurtulduğunuz için sevinirsiniz. Bunu da bir tecrübe olarak cebe koyup hayatınıza devam edersiniz.
