galatasaray 'ın ilk yarıdaki mükemmel futboluyla danimarka takımını rahatça yendiği maç. 2. yarıda vites küçültüp rölantiye aldılar ve böyle bi skor çıktı ortaya.
bu maça dair spikerin coştuğu kanaatindeyim. galatasaray galip, madrid-juve maçıyla ilgili 2-1 juve'nin galip olduğunu söyledi. ve beklemediğimiz skor tribine ağlak bi ses tonuyla girdi. 2 dakika geçti evet madrid 2-1 önde ve bunlar istediğimiz skorlar lafıyla hayli gülümsetti. hani ben de bira içiyordum ne içtiysen ondan içmek isterim falan dedim kendimce. spiker duymadı.
bir de adamın ayağına giriliyor temiz müdahale, tertemiz lafı var ki dünden beri kulağımdan gitmiyor. temiz omo'yla değil ariel'le yıkanmış, o derece.
maça gelirsek, selçuk az biraz toparlamış. melo şampiyonlar ligine özel motive oluyor. sneijder geldiğinden beri en iyi topunu oynadı. drogba zaten çarenin önde gideni.chedjou defansta dikkat çekti. eboue ileri çıkışları zıpkın gibiydi 2 asisti var. burak, çok koştu ama bitiricilikten ışın hızıyla uzak. özellikle drogba'nın al da at dercesine verdiği kaçmamalıydı.
maçın en güzel pozisyonu galatasaray 3-0 öndeyken 46. dakikada yaptığı pres. cümbür cemaat bi presti. tek kelimeyle mükemmeldi bu presi maçın bitme düdüğü dahi durduramadı.
edit: çok değil 3-4 yıl önce avrupa'da yılın futbolcusu seçilmiş bi topçu böyle oynamalı. hele kanat değiştirten ayağa uzun mesafeli paslar yok mu. harikaydı wesley!
önemli edit: bu takımı deplasmanda da yenebilecek gücümüz mevcut!
gereksiz not: beşiktaşlıyım!