ergun babahan

entry65 galeri
    47.
  1. basın elemanı.

    bu gün facede paylaşılan, yeni bir tek partili dönemle ilgili bir yazısına şöyle bir not düşmüşüm;

    sınıf analizinde zamanı alt üst etmiş üstat. cumhuriyetin ilk yılları, osmanlı taciri ve kendince sanayici-tüccar gayri müslim esnafın malından ırzına tecavüzle palazlanmış zombi sınıf egemenliğinde geçmiş.
    bugün işbaşında olan milli görüş geleneğinin kadroları; cumhuriyet sınıf egemenliğinde ancak bakkal, küçük pazarlamacı olmasına izin verilen anadolu esnafının ikinci üçüncü nesil uzantısıdır. cumhuriyet kadroları, daha önceki seçimlerde olduğu gibi; terakki perver ve benzerlerinin ilk fırsatta iktidara geleceğinin anlaşılmasıyla derdest edilirken; toprak sahibi bir grubun öncülüğünde iktidardan uzaklaştırılmasına 10 yıl boyun eğmiş, malum darbeyle yeniden payitahta taht kurmuş, kurmuş kurmasına da; üç beş yıl içinde yeniden hadi muhalefet yılları. ap kadroları cumhuriyetin eşkiya esnafının biraz moderni, montajcısı. fakat her şeye rağmen sanayi çarkını döndüren bir iktidar. cumhuriyetin eşkiya esnafı, işte bu '50 sonrası düşe kalka gelişen ve bugün istanbul dükalığı adını almış zevat.
    sanayi bu, çark dönerken kendi içinde ihtiyaç duyduğu her tür üretim için yeni iş bölümlerini, ilişkileri gündeme taşır. kendince ağır sanayinin ihtiyaç duyduğu iş bölümü, ilişkiler; anadoluda bir vakit çerçilikten bakkala terfi etmiş esnafın yeni nesilleri ufak ufak yeni bir burjuva sınıfının öncüleri olmuş. sanayi ve özellikle ticaret odalarında söz sahibi olmaya başlayan bu nesil, cumhuriyetin baskıladığı islami motiflerle bezeli yeni bir ideolojiyle iktidarda pay peşindedir. rahmetli necmettin erbakanın olaylı oda seçimleri sanki işaret fişeğiydi. sonrası malum. milli görüş öncülüğünde başlayan yeni burjuva sınıf hareketi önce belediyelerde, sonra da payitahtta egemen olmuştur.
    milli görüş geleneğinin sınıf öncüleri-sermayesi; cumhuriyetin eşkiya esnafından palazlanmış büyük metropollerde barınan sermaye ve kadrolarıyla; kendilerini ifade ettikleri görüşlerle hiç bir nesnel bağı yoktur.
    üstelikte cumhuriyet ve sonrası tek partili dönemle, bu gün rakipsiz gösterilmeye çalışılan; nasıl bu kadar seçim zaferleri kazandığının sırrına varılmamış değil varamamış bir anlayışın bu iktidarı tek partili döneme benzetmesi şayet basit bir kurnazlık değilse sosyolojik faciadır.
    ha, bu iktidar demokratik mi? burjuva iktidarı ne kadar demokratikse o kadar. askeri vesayet bitti, sivil vesayet başladı kakafonidir. bilimsel temelden yoksun, pusulasız yorum.
    siyasi taraf değiştirilirken böyle "anlamlı" bakış açısı beni sadece tebessüme sevk etti. tek tesellim henüz ayrıldığı cenaha küfürle karışık saldırmaması.
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük