en son 6 eylülde izmir kemalpaşa'da bir benzinliğe kurşunsuz benzin almak için girdik. depoyu fulle dedik. o arada pompacıya patronun nereli olduğunu sorduk. vanlıymış. bir süredir ticari ilişkilerinde tercihlerine dikkat eden insanlar kervanına katılmış bir vatandaş olarak içimden "van" kelimesini duyduğum an da dur demek geçti. demedim. depo fullendi. 300 lira. normalde fiş almamız lazım. pompanın üstündeki kasa bozukmuş. elden fatura kesmelerini istedim, şu an için yapamıyoruz cevabını aldım. bastım gittim. ve bu adamın egenin bir başka ilinde bir petrol istasyonu daha olduğunu öğrendim. ama ben ortada bir devlet göremedim bir vergi memuru maliye müfettişi göremedim.
bilenler bilir son yıllarda tehdit ve eşkıyalıkla el değiştiren kobi ölçeğindeki işletmeleri. tesadüfe bakın ki bu işletmelerin tamamı nakit para akışının döndüğü müesseselerdir. büfe, benzinlik, restorant, çay bahçesi gibi. şimdi ben bu vaziyette kimi suçlamalıyım ? gözümü kapatıp tüm şarjörü kürtlere mi boşaltmalıyım ? yoksa pkk yardakçısı peşmergelerle kürtleri ayrı mı tutmalıyım ? devletin kolluk kuvvetlerine yetkili mercilerine mi kan kusmalıyım ? hadi seçin beğenin, buyrun. ama elinizi vicdanınıza koyun.
demişsiniz ya şerefsizdirler, alçaktırlar, namussuzdurlar. e peki bu adamlar alçak ise benim yaz sıcağında götümden ter çıkarken depoda karşılıklı çay içtiğim saf kalpli gariban hamal şakir amca hangi kategoriye giriyor ? yatılı okulda 3 yıl aynı odayı paylaştığım batmanlı arkadaşımdan da bir zarar görmedim? onlar da kürt halbuki.
bakın arkadaşlar, evet burası bir nevi içinizi dökerek rahatladığınız platform, kendinizi ifade etme fırsatı bulduğunuz bir mekan. fakat sizler şahsi meselelerinizi kitleselleştirerek sorumsuzluk yapamazsınız, yapmamalısınız. böyle bir lüksünüz yok. sizin sesiniz binlere ulaşıyor, ekilen her ayrık otunda pay sahibi olmak mı meramınız ? sövülecekse yasadışı fiiliyatların tümüne, yukarıda da yazdığım gibi ben varım. ancak başlığı manipüle edip at izini it izine karıştırmak hangi delikanlılığa sığar ?
