tuhaflıklar cumhuriyeti olduğumuz için realitenin kolpa yaftası yemesini algılar, anlık gafilliklerle fenerbahçe camiasının büyüklüğünü, diğer zilyon adet kendi çapında ekibin irili ufaklı taraftar kitleleriyle temsil edildiği gibi gerçekleri hesaba katmadan zıpır karakteriyle sokaklara dökülenleri kısmen anlayabiliyorum.. yobaz bir mentalite değil sonuçta, zamanla onlar da inkar etmesi istatistik bilimince mümkün olunmayan kimi şeylere inanmaya başlıyorlar; lakin sözüm körü körüne "2000'de biz bilmemne kupası alınca akın akın herkes bizim takımı tutmaya başladı bi kez, nabeer" diyenlerle ömrü hayatında 2 renkten fazlasını bilmeyenlere.. hele o 2 renk sevdalıları yok mu; beyinlerinin ilgili bölgesinde yetersizlik olduğundan hayvanlar da o kadarını görüyor, bırakın artık çocuklar, kendinizi rezil ediyorsunuz..
yani merakımı bağışlayın da "hayır, olamaz bi kere" derkenki yalanınıza kendinizi de inandırmak için ne yapıyorsunuz, ne içiyorsunuz [ki geçenlerde de birisi aşırı dozdan gitti] da bu kafaya erişiyorsunuz canım kardeşlerim.. halbuki ne güzel; bakın azınlıksınız, yollara dökülün hak isteyinsenize.. pankart açın, döviz gerin, ne bileyim saraçoğlu'na molotof kokteyli atın, muhtelif konsolosluklar önüne kendinizi zincirleyinsenize, nedir yani..
nedir sizi bu kadar kör yapabilen.. hayır, "olamaz, göster diyorlar" ; gösterince de korkuyorlar iyi mi.. en son erdoğan baykal'a gösterdi, adam korkudan "şakaydı"'dan "su soğuk"'a kadar zilyon tane bahane ortaya sürdü.. su soğukmuş.. rus musun sen sıcak denizlere inicen.. neyse..
neyse diyorum; ama bilin ki "göster" dendiğinde gösterilemeyecek kadar, gözün eriminin dışında kalacak kadar, anadolu'nun her yerinde, yüzyıllarca "güç"ün hükmü nasıl geçtiyse, hala ve ebediyen de aynı şekilde devam edecek bu hükümranlık.. rahmetli islam çupi negzel demiş; "fenerbahçe büyüklüğünün adı konamaz" diye..
valla ad koymaya çalışanlara birer turkuaz forma vericen, sırtta roberto carlos yazsın.. şimdilik onunla idare etsinler.. valla üzülüyorum.. [ulan ne çok üzüldüm bugün]