hem bu ülke adına, hem azınlıklar adına, hem çocuklar adına.
ben 29 ekim yürüyüşlerine katılmış, atatürk'ü seven, ancak onun o günün koşullarında hatalarda yapmış olduğunu bilen, yobaz kemalistlerin en az din tacirleri kadar bu ülkeye zarar vermiş olduğunu düşünen biriyim. ve atatürk devrimlerine en çok ihanet edenlerinde atatürk'ü konuşulamaz, tartışılamaz bir tabu yapanlar olduğunu hala savunuyorum.
ayrıca da bir veliyim. çocukların her gün o andı okurken duydukları sıkılmışlığı biliyorum. bakın yanlış anlaşılacak diye tekrar açıklıyorum. bu ''türk'' olmaktan duyulan bir sıkıntı değil. her allahın günü aynı şeyi tekrarlamaktan duyulan sıkıntı. ayrıca bu andı doğuda tek kelime türkçe bilmeyen kürt ya da başka etnik kökenden çocukların tekrarladığını düşününce andımızın kaldırılmasına seviniyorum.
çünkü hiçbir kavram, çocukların beynine bu şekilde tekrarlatılarak sevdirilemez. tam tersi bir etki yaratır.
bunu şöyle açıklayayım. benim bir kızım var ve bu yıl kolejde okuyor( zengin değiliz, burslu okuyor). ve bu çocuklara her allahın günü ''...koleji yemini'' adı altında bir metni okutuyorlarmış. ve çocuk bana her gün bunun şikayetini ediyor. nefret ediyor, bunalıyor.
aynı şey mi bu? diyenler olabilir. evet. aynı şey.
dayatmak, tekrarlamak, bunu söylemeye mecbursun demek yanlış. zaten bugün gelinen noktanın tek sebebi de bu. zorla dayatmak.