donnie darko nun son sahnesinde baslayan sarkı. sözlerinin aksine niyeyse bana huzur, neşe veriyor. nedense hiç bir zaman olması gereken olmuyo bende. insan oturur bi hüzünlenir. neyse normal bi insanın hissetmesi gereken sunlar olmalıydı: insanı mutluyken bile hüzünlendirebilen, hayatın içinde kaybolmasını saglayan, hatta gün içinde fon müziğinizi olusturan(bu bana da oluyo), yalnızlıgı, ümitsizliği anlatan sarkı gibi bişeyler olması gerkir.
her tarafımda benzer yüzler,
eskimiş yerler, eskimiş yüzler,
parlak ve erkenciler günlük yarışları için,
hiçbir yere gitmiyorlar, hiçbir yere gitmiyorlar.
ve gözyaşları bardaklarını dolduruyor,
yüz ifadesi yok, yüz ifadesi yok,
kafamı sakla, hüznümü boğmak istiyorum,
yarın yok, yarın yok.
ve bunu biraz komik buluyorum,
biraz kederli,
içinde öldüğüm rüyalar
sahip olduklarımın en iyileri
sana söylemeyi çok zor buluyorum,
çünkü bunu çok zor kaldırıyorum,
insanlar daireler çizerek koştuğunda
bu çok, çok (bir)
çılgın dünya, çılgın dünya, çılgın dünya, çılgın dünya.
iyi hissettikleri günü bekleyen çocuklar,
iyi ki doğdunuz, iyi ki doğdunuz,
her çocuğun hissetmesi gerektiği gibi hissetmeye,
otur ve dinle, otur ve dinle.
okula gittim ve çok gergindim,
kimse tanımıyordu beni, kimse tanımıyordu beni,
merhaba öğretmenim, dersimin ne olduğunu söyleyin;
içimi okuyun, içimi okuyun.