Afacan bir çocuk, evdeki tüm rafları devirerek başlıyor oyuna. işte böyle başlayan bir eser 10. rapsodi. Ebeveynin hiçbir zaman olmadığı bir evde, evreni evden ibaret sanan bir çocuğun özgürlüğü kulaklara çarpar hemen. küçük ellerini çenesine koyup gülümser, kikirder, ince tonlardaki sarhoş dokunuşlar, bu kikirdeyişlerin sembolüdür. Hiçbir çocuğun fırsatı olmamıştır bu kadar özgür olmaya; salt ebeveynleri yüzünden! Onlara sebep olan ebeveynleri... Onları da anar hızlıca bastan tize inen dizelerinde Liszt. Ve sonra çocuğa döner yeniden. Bahtiyarlığına dokunmaz hiç. Hüznün değerini bilmediği çağlarında, hüznüyle neşesine paylaştıracağı yaşam enerjisini, bir rüzgâr ile sembolize eder. Bir tül perdeyi dalgalandıran hafif rüzgâr vardır bu eserde. Çocuksa hâlâ mutludur annesinin rujlarıyla duvarda okula ağaçların üzerine basa basa giden çocuğu.