Malumatfuruş yazarların hepsinin, gerekliliği-gereksizliği üzerine görüş bildirdiği eylem. Sanki her eylemimizde gereklilik arıyormuşuz gibi, bunu da aynı kıstasla değerlendiriyoruz. Uçak korkusu olan bilir*, "o büyüklükte metal nasıl olur da havada uçar?" gibi bir sorunsal vardır. Fizik yasaları asla yetmez onlara; incir çekirdeğini bile doldurmaz. Kaskatı bir vaziyette yolculuklarını tamamlarlar eğer Hollandalı eski futbolcu, Bergkamp gibi Avrupa'nın birbirine en uzak şehirleri arasında uçağı reddedip dört tekere sarılmazlarsa. Onları anlayabilmek zordur. Belki de bu içüdünün bir sonucudur o alkış. Uçmak hâlâ bir kült insanlık için. Hâlâ bir özlem.
Sahi, hangimiz bir insan olmak yerine bir albatros olmayı istemezdi ki?