Düz lisede okuyorum. Okulda matematikten 98 almışlığım var ama 1 tane deneme sınavında bile 10 neti geçmişliğim yok.sadece bir ygs denemesinde 10.25 net yapmıştımda hayır olsun diye sınıfa hobi dağıtmıştım. O kadar rezalet bir durumdayım yani. Bir de utanmadan hukuk istiyorum. Hocalar çok çabuk geçiyor konuları anlamıyorum. Zaten gittiğim dershaneden o kadar çok nefret ediyordum ki mayısın ikinci haftası bırakmıştım.
Neyse düşe kalka hazırlanıyorum sınava ilk aşama ygs. Sanırım 11 soru yapmıştım mattan. Aradan 8 gün geçti. O gün 1 nisan herkes birbirine şaka yapıyor. Bir allahın kulu da ygs açıklanmış diye şaka yapsaya. Kimsenin aklına gelmiyor. Gayet güllük gülistanlık bir gün. Eve geliyorum saat 4 falan. Ygs açıklanmış. Al sana şaka. Eşit ağırlık puanım 298. Herkes de berbat.
Ygs puanı önemli değil diye zırvalamalar başlıyor. Önemli değil de 'önemli olan lys' ye bu morelle nasıl girilecek peki. Bana kalırsa ygsnin asıl önemi o. Bu saatten sonra mat2 ye başlıyor millet. Hiç bir konum tam değil. Zaten o kadar sıkılmıştım ki dershaneyi bıraktım. integrale başlamamıştım bile. Geometriyi zaten dersten saymıyorduk. Resmen bunalıma girmiştim. Herkes benden ümitliydi. Neden ümitli olduklarını anlamasamda. Ama ben hiçbir şey yapamıyordum. Evde halıların üstüne yatıp ağlıyordum. Son hafta kolay konu diye toplam çarpım çalıştım. Her yıl istisnasız 1-2 tane çıkardı. Matris detarminant da çalışmıştım logaritma karmaşık sayının normal kısmı matematik özürlüler içindi mat 1 dende bi 5 tane yapsam biraz sıksam falan bi 15 hatta 17 yapabilirdim. Nasıl olsa ösymnin soruları bizim salak uğurunki gibi zor olmuyordu. Artık boş bardağı bile dolu görüyordum. Geometri de... allah kerimdi.
Ösym gene bir marjinallik yapıp giriş yerlerini kandil günü açıkladı. Ayni sınıfta olduğum çocukluk arkadaşımla beraber dokuz eylül mimarlıkta gireceğimi öğrendim.
16 haziran 2013 babalar günü, gezi parkı, matematik
Çıktık yola. Geldik okula binayı biraz zor bulduk. Bulunca erken geldiğimi farkettim. Ablamla gidip kantinden su aldık. Bu arada dershaneden bir kızı görmem morelimi bozmuştu. Sonra arkadaşım ecem geldi. Kapıda bekledik. Onun matematiğide kötüydü. Zaten ben okulda ilk 6 da falandım bu halimle.geçen yılda okul birincisi barajı geçememişti. Okulun halini düşün. Neyse sonra ıceriye falan girdik. Masalar geniş en arka sıradayım. Ecemle tuvalete girdik. Geri dönüşte sınıfımı bulamadım. Yön duygum yoktu. Bunu artık kabullenmıştim. Hiç sevmediğim bir şeydi ama gittim adama sordum. Öyle buldum. Oturdum sonra sırama ve sınav başladı.
Mat1 soruları geldi. ilk üç soruyu direk yaptım ve anında götüm tutuştu. Çünkü ben hayatımda duraksamadan 3 tane matematik sorusu çözmemiştim. Bunun tek bir açıklaması vardı; bu sınav kolaydı. insanlar nasıl hayal kurarlar bilmiyorum ama ben 2 saniyeye 2 saatlik bir hikaye sığdırabilirim. Hala en sevdiğim özelliğim budur. Başlamıştım felaket senaryolarına. Bu sınav çok kolaydı. Herkes yapacaktı. Ama ben göt gibi kalacaktım. Kapıdan çıktığım an herkes 'lan kankeyta çok kolaydı' diyecekti ama ben... herşey gözümün onüne geliyordu. Üniversiteyi kazanamayışım. Mezuna kalışım. Dershaneye gidişim. Ve ben tüm bunları 2 saniyede nasıl kurdugumu bilemiyorum. Bu hayallerden vazgeçip tekrar soruları çözmeye yeltendim. Bütün soruları tabikide çözemiyordum. Mat1 kısmını geçtim. Bir polinomla karşılaştım. Çözemiyordum. Elim ayağım dolandı. Sonra parobole geçmiştim. Gene yapamadım. Halbuki en çok çalıştığım ve birazda olsa anladığım konuydu. Trigonometriye geldim. Zor bir konuydu farkındaydım. Ama denemelerde çözdügüm o 10 sorudan biri trigo olurdu onu da çözemedim. Sonra bi karmaşık sayı gördüm. içim biraz ferahladı. Soruyu okudum. Ama şıklar o kadar abuk subuk bir şeydi ki ne demek istediğini anlamadım. Hayatımda hiç öyle bir soru görmemistim. Sonra logoritmaya rastladım. Ama siktiğimin logoritmasını bile yapamadım. Bir tane matris yapabildim. Gözlerim toplam çarpımı arıyor. Ama yoktu lanet olasıca konu. Yok lan. Bildiğin sormamışlar. O an kendimi salak gibi hissettim. Arka sayfalara dögru yeltendim. 15. Mertebeden türev al sorusu vardı bir iki kalem oynattım. integralin suratına bile bakmadım. Onun yerine etrafımdaki insanların tiplerine bakmayı tercih ettim. Sanki hepsi çok iyi netler çıkarmış gibilerdi. Ve süre bitti. 10 soru yapmıştım.
Ardından geometri dağıtıldı. işin gücün yoksa bunu çözeme simdi. Geometriye dair hatırladığım iki şey vardı; biri arkamda pencereden aglama sesini duyduğum kız. Diğeride hayatımda ilk kez bir geometri sınavında 30 60 90 uçgeni çizemememdi. 2 soru yapıp eve geri dönmüştüm ve o gün babalar günüydü.
