Araştıma yapmadan dine saygısızlık yapanların yerine biz, ibadet neden arapça olmalı kısaca sıralayabiliriz.
Birincisi: Allahın bir kelimesindeki haşmet ve müessiriyet, insanların bir kitabına bedeldir, bu yüzden zikir ve kulluk makamı olan ibadetlerde; Allah kelamını okumak daha gerekli ve kabule yakın bir makamdır.
ikincisi: insanların ibadet esnasında okunan ayet ve hadislerin mealini öğrenmesi zor değildir. Kısacık dünya hayatı için yüzlerce binlerce şey öğrenen adam, ebedi hayatının lazımı olan ayet ve hadislerin mealini öğrenmemek mazeret değildir. Bizim tembelliğimiz ve keyfimiz için, ibadetin şekli değiştirilmez, manası bozulamaz. Zaten dua ve namaz gibi şeylerde okunan ayet ve hadisler ibadettir, yoksa vaaz ve talim makamı değildir. ibadetler, eğitilme ve ilim tahsil makamı değil, Allah ile kul arasında bir tazim ve hürmet makamdır.
Üçüncüsü: Arap dilinin farkı; çok zengin ve cami bir dil olmasıdır. Aynı zamanda beliğ ve fasih bir dildir. Dünya dilleri içinde hiçbir dil; zenginlik ve beyan keskinliğinde Arapça'ya yaklaşamıyor, bunu dil bilimcileri kati delilleri ile ispat ediyorlar.
Mesela; Türkçe'de yüz bin kelime varsa, Arapça'da milyonu geçiyor. Gramer açısından da Arapça çok zengin bir dildir. En önemli unsur da; Arapça'nın Kur'anın orijinal dili olmasıdır, Allahın tercihi olmasıdır. Günümüzdeki Türkçe'nin böyle eşsiz bir belagata sahip Kurana karşılık gelmesi, elbette imkansızdır.
Dördüncüsü: ibadet dili tıpkı tıp ve ilaç dili gibi evrensel bir dildir. Bir gayesi de Müslümanlar arasında ortak bir dil, ortak bir payda olmasıdır. Her millet ibadet dilini kendi diline uyarlarsa, Müslümanlar arasındaki birlik ve beraberlik zedelenir.
Mesela; ezan ve kamet dünyanın her yerinde aynıdır, değişmez. Malezyalı bir Müslüman istanbula gelse ezan, kamet ve namaz gibi ibadetlerde aynı dili bulur ve zorlanmaz.
Beşincisi: ibadet kutsal bir görevdir. içeriği nasıl kutsal ise, sureti olan lafız yönü de kutsal olmak zorundadır. Kutsal bir içeriğe, dünyevi bir elbise giydirilmez. Kuranın dili de içeriği de kutsaldır. Ama Arapça olsun, Türkçe olsun, Kuran olmadıkça beşeri ve maddidir. Öyle ise ibadet içinde Arapça da olsa beşeri kelam olmaz ve olmamalıdır.
Altıncısı: Ameller niyete göredir; lakin amelin şart ve kalıplarını insan değil, Allah belirler. insan, Allah tarafından belirlenen bu kalıplara uymak zorundadır. Şayet herkes niyet amelden önemli deyip, kafasına göre hareket ederse, ortada din diye bir şey kalmaz.