aynanın karşısında vücudunu seyretmeye başladı. uzun, topuklarına varan tül elbisesini elleriyle savuruyor, bir o yana bir bu yana elbisesiyle dans ediyordu.
tül elbisesinin eteklerinden tutup yavaş yavaş yukarıya çıkardı. belinden sıyrılan elbise önce göğüslerine sonra çenesine çarıpıp saçlarından dökülüp yere düştü.
yarı çıplak vücudunu aynada izlemeye başladı. aynı renkte çamaşırları ayıp yerlerini kapatıyor, şarabın etkisi, yanakları kırmızı, rehan şımarık bir çocuk gibi izledi kendisini.
bir çırpıda çıkardı ve süt rengi göğüsleri ellerinin arasında kaldı, yavaş yavaş bıraktı ellerini.
fahişe gibi hissetti, ayna denen samimi nesne hiç yalansız sundu gerçeği. göğüslerine dokundu, uçlarını yuvarladı parmaklarıyla, iki eliyle tuttu, bastırdı, kadınlığını hissetti.
yarım kadehin içinde aşk kokusu, şarap rehan'ın dudaklarına serildi. kadehi yeniledi ve göğüslerinden kalan sevdayı elleriyle itti.
tek parça örtüyordu vücudunu. eğildi, düştü göğüsleri, yavaş yavaş çıkardı, önce dizlerine, sonra topuklarına, bir ayağını çıkardı, diğerini sonra...
rehan çıplak halde aynadan izledi. kadın halini seyretti. şarap son kadehin içine serildi, rehan uyumak için yatağa çekildi.