savaşı bilgisayar oyunlarındaki gibi zanneden gençlerdir. Mesele ülke meselesi olunca tabii ki askere gidilmeli, gerekirse vatan toprağı içinde savaşılmalıdır.
gerçi olaylar okadar politize edildi ki askere de gitmem, savasmam cunku hedelerin partisi var ya da bir zamanlar basta hodolar var bize baskı yapıyorlar. zamanında (1919 mayısından bahsediyorum) bir grup vatansever amk bir grup bası bozuk sarayda oturuyor koca imparatorluğu yediler, benim savasım değil demediler. kimi şehit dustu, kimi gazi oldu. ülkeyi yine bu ulkenin insanı kurtardı.
özet1; 1919 yılında sonunu bilmeden bu yola atılan büyük bir insanın dediği gibi "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir." ayrıca kendisi sunu da eklemiş "Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin!"
özet2; parti sevdalısı değil, ülke sevdalısı olun.