devlet adamı, din adamı, insanoğlu, el oğlu" gibi ifadelerle kadının yer bulmadığı,
kadının namusu, kadın pazarlamak, kadın merakı gibi ifadelerin kadını cinsel bir obje olarak gösterdiği,
karı gibi ağlamak, evde kalan kızlar, şirret kadınlar gibi ifadelerin kadınları küçümsediği,
ev kadını, şefkatli anneler gibi ifadelerin kadınları belli rollere ittiği,
kadın milletvekili, kadın hakları, kadın gazeteci gibi ifadelerin kadınları ötekileştirdiği, kelimelere biraz daha yakından bakınca kolayca anlaşılabilmektedir "