nelerim var sen yoksun ölsün

entry1 galeri
    1.
  1. bizi kendisine ilikleyen bir alper gencer şiiri. aşk olsun:

    "selam japonya
    selam metroların deştiği yeraltları
    ve kutsal kanalizasyon
    ve bir ada olmanın iflah olmaz yalnızlığı
    ve led ışıklı reklam tabelaları
    ve sularına bandığım ayaklarımdan
    boynunda gezdirdiğim dudaklarıma
    selam tükenen pilim
    gücüm yok seni
    susamıyorum sevgilim
    çünkü havada sesimi doğuran bir esîr var
    bütün çilingirleri sofralara çekerek
    kapıda kalanlarla konuşmak istiyorum
    kapısında kaldıkları sahiden evleri mi?
    bir kilidi açmak kolay değil o kadar
    hırsızın belki de yoktur kabahati!

    selam britanya
    selam insanların deştiği yerüstleri
    ve aziz tesisat
    ve sömürülen esmer halklar
    ve nümayişle öpüşen kaldırım taşları
    ve bu irinli düzenin içinden bularak
    sinesine türküler yaktığım sevgilim
    burada bulduğum her şey gibi seni de kaybedeceğim
    sirkeci yokuşunda tramvaydan ineceğim
    ineceğim ve sert kapılar kapanacak ardıma
    sen kalacaksın tramvay çıldıracak
    iskeleden denize boşalacak tüm yolcular
    sen sevineceksin ben ağlayacağım
    ölüm güzel sevgilim hayat giderek berbat

    selam seyşeller
    selam tatile birlikte çıkılan valiz
    ve tropik vertigo
    ve bölünmüş madagaskar
    ve yeşile tüneyen türkuaz
    ve dört mevsim yaz nereye kadar!
    ekvator da yalnız değil şömineler de
    insandan gayrı kimse yalnız kalamaz
    çünkü sevgilim alıkoydukça kendini
    ulu modern hayatın yasaklarından
    yani iş saatlerinde ulaşamıyorsam sana
    kefenine özenle diktiğin cepten
    ölüme vardığın zaman beni ara
    neyi sual ediyorlar o toprağın altında?
    münker’e ve nekir’e ve azap çekene selam!

    selam grönland
    selam buzulları eriten kıyamet
    ve yüce ısınma
    ve global panik
    ve evlerinde penguen besleyen eskimolar
    ve bilim adamları sanki aşık olamaz
    çünkü onlar süremez alkol alıp bir uçak
    sen ki beni baştan yoldan çıkardın
    anlamayı senin için koydum kenara
    o kadar üşüdük ki ne güzel yüzüyordu
    kuzey buz denizinin dibindeki çipura
    önce sessizlik vardı bir ara bozuldu o
    sonra giyindik işte mahrem tünedi tene
    sonra açlık ve olta ve soframızda tuz
    doygunluğa ödenen bir ömürlük kapora

    selam zelanda
    selam balta giren ormanlar
    ve mübah döşemeler
    ve uzak diyarların iyi ki de uzak oluşu
    ve bir aşk için söndürülen mumlar
    ve gündüzken başka yerde gece olan her yer
    bu defa ne olur dön demeyeceğim sana
    hiç durmadan git, çünkü giden
    varacaktır sonunda ayrıldığı kovana
    her ölüm döşenir yeni bir yaşama
    vedalardır başlatan ve her başlayan tükenir
    selam sularla ayrılan kara selam sevgilim sana
    selam ile insan insana iliklenir
    başında ortasında ve sonunda yine selam
    çünkü aranızda selamı yayın demiş efendim"
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük