karşı çıkıyorum okulunu bitir, mesleğini eline al o zaman istediğini yap mantığına. hayatı dönemlere bölmüşsünüz. ve sizin mantığınıza göre şuan yapmam gereken tek şey okulumu okumak. sizin yapmanız gereken tek şeyse ihtiyaçlarımı karşılamak. ikinci bir üniversite okumak isteğimi bile reddettiniz. okuma, okulunu bitir atan dediniz. atanmak istemiyorum. maaşı belirli bir devlet memuru olmak istemiyorum. para da iş de istemiyorum. kendimi geliştirmek istiyorum, tekrar okumak istiyorum. ne gerek var dediğiniz şeyleri yapmak istiyorum.
susmanın aile ve akraba büyüklerine saygısızlık yapmamak olduğunu söylediniz. inanmıyorum ve asla susmayacağım karşınızda. bugün annem beni dedeme şikayet etti. konuştuğum, onlara başkaldırdığım için, onlara karşı çıktığım için. emekli öğretmen olan dedem de vurun ağzına dedi. sadece güldüm sözlük. cehaletlerine güldüm.
susmak yok! ikinci üniversiteme de kayıt yaptırıcam onlardan habersiz.
diğer bir olay ise kedi almam. annem canlı canlı yedirecekmiş o kediyi bana. öyle dedi. bu laftan sonra psikolojim daha da bozuldu, onun bu çirkin tavrına, gözlerindeki ve ses tonundaki öfkeyle karışık nefrete bakıp donakaldım.
amacım sözlük ailemi akrabalarımı, biraz daha ileri boyutta düşünürsek toplumu eleştirmek değil. sadece bir iç döküş bu yazılanlar. ama kediciğimi de alıcam.
beni kırıp derinden sarsabilirler, sarssınlar. ama hayallerimden vazgeçmeme engel olamazlar. şuanki yaşama amacımın sadece ihtiyaçlarımı karşılamak olduğuna beni kimse inandıramaz. yıllardır tek bir giysi almayan ve evden dışarı mecbur kalmadıkça çıkmayan anneme benzemeyeceğim. sorun parasızlık değil sözlük, paramız var çok şükür. sorun bakış açısı.
altı yaşında bir çocuk ekmek bıçağıyla intihar etmeye çalışıyorsa bunun sorumlusu onlardır ben değil. dövmediniz beni kabul ama yaptığınız psikolojik şiddet çok daha korkunçtu. sevgisizlik de korkunçtu, gözlerimin içine bakarak edilen küfürler de. anneniz bu tutumda olunca kırılgan bir çocuk oluyorsunuz. ve anne sevgisini tatmayan bir çocuk sevgiyi başka yerlerde arar. evet ben de aradım. tanrıyı sevdim, hayvanları, bitkileri, doğayı sevdim. sonra erkekleri sevdim. sadece saçlarımın okşanmasını istedim.
sigara içtim, içki içtim. yalnızlığın kahrediciliğine de yaşadım, sonsuz mutluluğunu da tattım.
şimdi yirmi yaşımdayım sözlük.
ve çocukluğuma göre daha da kırılganım ve daha da çocuk. iki hafta sonra gidiyorum okuduğum şehre. istediğim saatte uyuma ve uyanma özgürlüğüne de sahip olacağım o zaman.
daha yazacak çok şey var. üşenmem yazarım da ama canım sıkıldı sözlük başka bir sefere artık belki de hiç.
