iki kez izledikten sonra az çok fikir sahibi olabildiğim film.
nemo, geleceği görebilme yetisine sahip malum, meleklerin dokunmayı unutmasıyla, geleceğini görebiliyor. nemo'nun yapacağı seçimlere göre hayatı da sürekli yön değiştiriyor film boyunca. bu noktada kafa karıştıran; yaşlı nemo'nun önce her şey gerçek hepsi yaşandı demesi, sonra da hepimiz aslında 9 yaşındaki çocuğun hayallerinden ibaretiz demesi.
filmin temel noktası tren sahnesine dayanıyor. ya annesiyle gidiyor, ya da babasıyla kalıyor. sonra yine annesiyle gittiği seçenekte bölünmeler var aynı şekilde babasıyla kaldığında da.
annesinden devam edersek; ilk hikaye; anna gelir, plajda gel yüzelim der, o gerizekalılarla ben yüzmem diyen nemo, ömür boyu anna'yı kaybeder. nüyork tren istasyonunda da elinde çocuklarla görür anna'yı ve neaptım lan ben tribine girer, o noktada bu hayatını istemediğine karar verip başa döner.
ikinci hikaye; anna gelir, nemo dürüst davranır yüzme bilmiyorum der, sonra yakınlaşırlar, aynı evde yaşamaları sonra birbirlerini kaybetmeleri, tekrar bulmaları sonra yine yavşak yağmur damlası yüzünden kızı kaybetmesi, en son yine bank sahnesinde dairenin içinde kızı öpmesiyle finale ulaşır bu senaryo da. en makulü nemo'nun en çok istediği senaryo da budur. hikayeler içiçe geçmiş olsa da filmin finali bu hikayeyle kapanıyor malum. yani finalden bir adım öncesi.
(arada bir tane atlamışım; nemo ve anna birlikte mutlu bir hayat yaşamaya başlıyorlar, birbirini kaybetme falan olmadan, ama nemo o hikayede de göle uçuyor arabasıyla ve ölüyor. haliyle bu finalden de memnun kalmıyor. hatta bu hikaye'yi başka bir seçenek de başkası da yaşıyor, hikayeler birbirine de giriyor bazen.)
nemo babasıyla kalırsa;
üçüncü hikaye; nemo elisse'i görür ona aşık olur. ama elisse başkasına aşık. nemo mektup yazar aşkını itiraf edecektir ama stefano'yla kızı görünce kaza yapar, hikayenin bu kısmı da hastane de olduğu süreçle biter. bunu da istemez nemo ve diğer hikayeye atlar.
dördüncü hikaye; nemo elisse'e aşık stefano'ya rağmen hamlesini yapar ama kız onu iter. o da ilk gördüğüm kıza yapışırım ulan o zaman der ve jean çıkar karşısına, aşk dışında her şeye sahip olmayı diler bu hikayede ama aşk olmadığı için hiç bir zaman mutlu olamaz. bir tür intiharla da(ne kadar vurulmuş da olsa) bu hikayenin de sonunu getirir. bunu da beğenmeyen nemo diğer seçeneğe atlar.
beşinci hikaye; nemo elisse'e aşık, siktirtme stefano'sunu der ve mars hikayesiyle elisse'i alır ve evlenirler. hikaye bu noktada tekrar ikiye bölünüyor.
beşinci hikaye ilk seçenek; köprüde düğünden sonra kaza olur, elisse ölür nemo ömrünü ona adar bir nevi küllerini marsa döktüğü sahne de bu hikayenin devamındadır. burda ayrıca anna ile de karşılaşır. ve yine meteor yağmuru ve istenmeyen başka bir hikaye.
beşinci hikaye ikinci seçenekte; elisse ile 3 çocuğu olur nemo'nun. ama elisse hala stefano'ya aşıktır ve bir türlü dikiş tutturamaz mutsuz bir hayat yaşarlar. araba yakma sahnesi de bu hikayenin içindedir ki, izleyen herkese bir hassiktir çektirmiştir. en sonunda elisse evi terkeder, yine sonu kötü biten bir hikaye.
elimizde türetilebilecek milyon tane hikaye var zaten ama filmde gösterilenler bunlar. filmdeki temel espri ara ara da belirtildiği gibi, seçip diğer seçenekleri elemektense hiç seçmemek daha iyi gibi bir vurgu var. zaten nemo da, tren sahnesine geri dönersek, ne annesinin peşinden gidiyor ne de babasına dönüyor, aslında hiç bir hikayeyi seçmiyor, seçmemeyi tercih ediyor, toprak yola doğru koşuyor, film de böyle bitiyor zaten.
yaşlı nemo'dan ayrıca bahsetmek lazım. bu hikayelerin tamamı, hipnoz sırasında nemo'nun hatırladıklarından ibaret. şu herkesin aynı süveteri kazağı giydiği sahneler de araf gibi bir yer herhalde, nemo'nun hikayeleri oluşturduğu bölüm, birim diyelim. çünkü oradaki yazılarda ya uyu komutu geliyor yada uyan komutu geliyor yüzü boyalı doktordan olsa gerek bunlar da.
teorilere gelelim. öncelikle zaman vurgusu filmin dikkat çekmek istediği nokta zaten. senin algıladığın gibi değil diyor zamanı, geçmişi nasıl hatırlıyorsan geleceği de bilebilirsin gibi bir ima var. hatta daha da ileri gidip, büyük patlama nasıl varsa işte 2092 yılında da büyük çöküş oluyor ve her şey geri sarmaya başlıyor. diyor ki aynı hayatlar sürekli yaşanıyor ve biz tecihlerimizle bu hayatlara şekil veriyoruz. nemo'nun yaşadığı tüm sahneler bu açıdan gerçek olabilir belki de hepsini tek tek yaşadı, ve çocuk nemo da yaşadığı hayatları hatırlıyordu. her seferinde de yeni daha ideal bir şey denedi.
3 hatun olayında dikkati çeken de şu; anna ile deli gibi aşıklar, elisse'e o aşık, o başkasına, jean nemo'ya aşık, nemo elisse'e. nerdeyse her olabilecek senaryo filmde işlenmiş ilişkiler adına. en ideali de filmin bakış açısıyla iki tarafın da birbirine aşık olup yıllar sonra buluştuğu sahne ki yaşlı nemo da en son bu sahneyi hatırlayıp "anna" deyip, son nefesini veriyor. tabi sonra kaset başa dönüyor.
yazar burada küçük küçük çıkarımlar yapsa da temelde filmi anlamayanlar için daha basit hale getirip, hikayeleri sıraya koymaya çalıştı becerebildiyse ne ala.