Aslında yalan denemez, çünkü kendileri de ne olup bitiyor, dünyada neler dönüyor, ekonomi nasıl işliyor durumdan pek haberdar değiller.
On yıl boyunca IMF ne dediyse tırınk tırınk yaptılar. Buna ekonomi yönetimi mi yoksa ekonomi uşaklığı mı denir bilinmez. IMF'ye borcumuz bitti, serbestiz diye naralar attıklarından bu yana da yaptıkları hiçbir şey yok. Başbakan (ve tabi koyunları) hastalıklı bir şekilde Mısır ve Suriye'ye takmış durumda. Hangi ülkenin başbakanı olduğu tartışılır, o derece.
Şu anda dolar molar yükselip alçalıyorsa bizimkiler öylecene trene bakar gibi bakıyorlar. Ne oluyorsa ABD kaynaklı oluyor. Sanmayın ki bizimkiler olayın kontrolünde, her şeye hakim, her şeyden haberdar. Merkez Bankası başkanı bile, AKP'li bakanların oy kaygısıyla faiz şu bu boyunduruğu altında şaşkına dönmüş durumda.
Üretim, altyapı, kaynak kullanımı, rasyonel hiçbir planlama olmadığı için ABD öksürse biz kanser oluyoruz bu kadar basit.
Bir başka başlık altında TCMB'nin ve Hindistan'ın biriktirdikleri altını satıp dünya ekonomisinin amına koyacaklarını iddia eden bir yazar vardı, kahkaha atmaktan nickini kaçırmışım gelip burda da bir yorumda bulunsa da eğlensek.
Velhasıl: Yalan denir mi bilmiyorum, kendileri de binmişler bizimle aynı tekneye, ABD'nin gemisi nereye giderse biz de peşlerinden savruluyoruz işte.