defalarca bir şeyler karaladım, yırttım ve çöpe attım.
anlaşılan ben başkalarına seni anlatmakla, kendime seni anlatmakla mutlu olamıyorum.
o halde eskisi gibi devam edecek her şey.. seni, beni, bizi ve herkesi sana anlatmak.
bir tesadüf üzerine bulduğum ekşi sözlük hesabına mesaj atmayı düşünüyorum.
niye telefon değil? niye mesaj değil? niye mail değil? ben de bilmiyorum.
belki de seni sözlükte tanımamdan gelen bir durum bu.
açıkçası ne tepki vereceğini de bilmiyorum. okur musun yoksa o hesabını da mı uçurtursun?
tek bildiğim tek kelime bile cevap yazmayacağın.
halbuki ne güzel ayrılmıştık senle.. ağlayarak ve sarılarak.. havaş otobüse binmiştim senden yüzlerce kilometre uzağa gitmek için. pencereden birbirimize bakmıştık ve benim dudaklarımdan gözyaşlarıyla inen tek cümle vardı : "seni seviyorum." dudaklarımı okuyarak senin de söylediğin tek kelime: "ben de."
böyle ayrılmışken, niye bu kadar uzaksın bana, neden? anlam veremiyorum. ama tek bildiğim yapamıyorum. daha hala rüyamda seni görüyorum ve gördüğüm adam bana diyor ki: " hep sev beni, olur mu?"