ikinci devrenin ilk 15 dakikalık bölümü hariç tutulursa, hazırlık maçlarında yüksek yükleme ve kalifiye maçlar yapan galatasaray ın dilinin dışarıya çıktığı görülmüştür. yorgunluk alametlerinin yoğun olduğu dakikalarda muhammed demir in bireysel çabalarından başka müspet bir senaryo tayin edemeyen antep in olumlu not almadığını söylemek gerekir.
gollere kısaca değinilecek olursa, galatasaray ın ilk golünün drogba nın hızlı hücuma ivme katan pası artı burak ın kronik zafiyeti olan pasın şiddetini ayarlayamamasından geldiği söylenebilir. sneijder in dokunuş inceliğini, oyuncunun kalitesi göz önüne alındığında geri plana atmak mümkün.
oyuncu bazında chedjou ya parantez açılması gerekli. ilk yarıda verdiği izlenim, sıkıntısının, ne fizik seviyesinin düşüklüğü ne de uyum problemini atlatamayışı olduğu idi. sakatlık ve ya diğer ekstralar göz önüne getirilebilirdi performansına bakılınca. ancak ikinci yarıda verdiği dengeli görüntü bu soruları silip attı. baskı anlarındaki hatasız oyunu, savunmadan top çıkarışlardaki olumluluğu dikkate değerdi. buradan gidilirse, dany nin kazaya meyilli oyununun unutulabileceği ve avrupa maçlarında soğukkanlı bir stoper ikilisinin boy gösterebileceği söylenebilir. semih ile olan uyumu şimdilik tat vermekten uzaksa da, ilerleyen dönemlerde takımın çıtasını yukarı çekebilecek bir görüntü verdiği söylenebilir.
selçuk ve semih in canlı oyunları, hakan balta nın 45 dakikalık kondisyonu ve antep sağ kanadının maç içerisinde değişime uğramasından ötürü dengesiz görüntü vermesi galatasaray ın ilk devredeki etkin sol kanadını açıklayacaktır. drogba nın olumlu fazlalığı, sneijder in pas kalitesinin takıma yetip de artacağı, muslera nın dikkatli oyunu, erman ın ekmek bulmak için fırın aramak zorunda oluşu, fatih terim gözetimindeki burak ın küsme lüksünün olmadığı ve melo nun üzerine oynayan her oyuncunun madeni elde edebileceği görüldü.