son dönemdeki araştırmalarla türkçenin tarihi sümerlere kadar dayanmaktadır. (M.Ö. 3500 - M.Ö. 2000) bu da 5000 yıllık bir geçmiş demek. dünya üzerinde de bu kadar eski ve hâlen yaşayan başka bir dil neredeyse yok.
bu kadar köklü bir geçmişin olması demek, yüzyıllardır sanatla işlenmesi, mecazlarla, ileri unsurlarla zenginleşmesi demek. dolayısıyla bu derece işlenen bir dil kaba olamaz. türkçe bize zarafetin kapılarını sonuna kadar açmıştır. yerel kullanımlar ve bilinçsilik türkçeyi bağlamaz. dolayısıyla konuşurken kelimelerle sevişme imkanı veren bir dil kaba olamaz.