lüzumsuzluk abidesi yegane birkaç kurumdan birisidir, kesinlikle ilk 3 e gireceğine kalıbımı basarım.
bildiğim kadarıyla 10 15 kişilik bir ekip var, bunların oluşturduğu bir dizi kurallar gereği televizyon ve radyo yayınlarının içeriği düzenleniyor.
daha sonra gelen şikayetler veya diğer bir alt ekibin kontrollerine takılan herhangi program incelenip yeri gelince kallavi bir cezaya çarptırılıyor.
birader insanların evlerinde, otomobillerinde televizyon ya da radyo var ama gerekli gördüğü durumda o anki yayını değiştirebileceği kumandası da var.
sen bu kurumun varlığı ile insanları direk takoz yerine koyuyorsun..
onların yerine onların ahlaklarını veya aile yapısını ya da falanca zımbırtısını düzenlemek, şekil vermek gerekirse kesip atmak için bunca yetkiyi nasıl kendinde bulabiliyorsun? diye sorarlar adama..
ayrıca kurumun çalışanlarının okkalı maaşlar aldıklarını da biliyoruz.
ne hakla böye gereksiz işler için bu kuruma bunca para harcanıyor anlamak güç..
eğer evde çocuk çoluk varsa adam o yayını izlemez, baktı bu tip yayınlar ardı ardına geliyor kanalı kumandadaki listeden siler olur biter..
hele de internet zamazingosu varken bunlar neyi kesip biçip sansürleyip çocuklardan uzak tutabileceğini zannediyorlar bilemiyorum. iktidardaki ampül partisi 2002 seçimlerinden önce aynen yök gibi bunu da kaldıracağını ilan etmişti ama koltuklara oturur oturmaz ilk işleri bu kurumun da başına uygun gördükleri şahısları yerleştirip kendilerine maşa etmesini bildiler tabi..