çok ama çok sıkışmıştır. zaten çeşitli vakalarda bunu pek çoğumuz incelemiştir.
hepimize denk gelmiştir. daha koridordan almaya başlarsınız kokuyu. mutualist bakteriler tarafından sömürülürcesine işlenip leş gibi kokan bu maddenin yeni ev sahibisaprofitler bu yeni habitatlarını sonuna kadar kullanmaya ant içmişçesine harıl harıl çalışarak kokuyu daha da artırmışlardır. sniff sniff ilerleyerek zorlanmadan facianın yaşandığı kabini bulup kapıyı açtığınızda ise havadan ağır olduğunu düşündüğüm koku molekülleri sanki 5 atm basınç altında sıvı formuna geçmişçesine üzerinize gelir. o ilk dalgadan sonra pek çok insana sanki boka bulanmışçasına bir tiksinti gelir. devam edip içeriye bakabilenler ise bir daha unutamayacakları bir manzarayla karşılaşırlar. size nadide lisemde yaşanan bir olayı anlatmak isterim.
yer: ikinci kat, erkekler tuvaleti, üçüncü kabin zaman:2011 olsa gerek faili: orçun adlı çava
yukarıda yazdıklarımın tamamı başıma geldikten sonra kafamı uzatıp kabinin içine bakmaya cesaret ettim. deliğin üstündeki eskiden beyaz olan artık hardal sarısıyla kahverenginin oluşturduğu desenlere sahip külotun etrafında bir helezon şeklinde irili ufaklı pek çok kaka fibonacci eğrisini oluştururcasına dağılmış, ta duvar diplerine kadar bu desenin hatlarını ihmal etmemişlerdi. desen orada son bulsa da pislik orada bitmiyordu. hızlıca empati kurup tuvalet kağıdı bulamayan çavanın işini eliyle görmeyi de hijyenik bulmaması sonucu duvarı selpak olarak gördüğünü düşündüm. duvardaki bir kaç hattan oluşan pislikler kapıyı es geçmeden üç-dört tur atıyorlardı. göz kararı çavanın -duvardakiler hariç- 4 kiloya yakın sıçtığına karar verdik. sadece 3 ders saati içinde bütün okul gelip gördü bu faciayı. bazılarımız fotoğraf çektirdik. denilene göre memed abi * tazyikli suyla bir günde temizlemiş bütün pisliği. demem odur ki siz siz olun çok sıkışmayın, okuldu işyeriydi dinlemeyin, salın gitsin.
