italyada desteklediğim takımın* ezeli rakibinin* formasını giyse de, her daim favori futbolcum*. şu dönemin en iyi ofansif orta sahalarından biri olmasının yanı sıra,takım oyununa uyumlu, füze gibi şut çekiyor, kısaca komple bir futbolcu. sevimliliğine, endamına değinmiyorum bile. salak kardeşi küçükken ona ricardo diyemediği için kaka demiş ve işte sonuç bu, gül gibi adam alay konusu oluyor. ona bu ismi veren zihniyete digao demişler de neden ona da işkence dolu bir isim vermemişler merak etmekteyim. kendisi oldukça dindar bir protestandır, birkaç yıl önce sörf yaparken geçirdiği bir kaza sonucu kariyeri başlamadan bitme noktasına gelmişse de onun mucize diye nitelediği bir şekilde iyileşmiştir. her golden sonra iki eliyle gökyüzünü gösterip dua etmesinin, kramponlarında i belong to jesus* yazmasının sebebi de budur. ayrıca geçtiğimiz yıl 3 yıllık kız arkadaşıyla da dünya evine girmiştir bu muhterem. normalde kıza içinden sayıp sövmesi gereken ben, hatunu yenge olarak görmeyi kabullenmiş bulunmaktayım, hatta mutlulukları daim olsun dilemekteyim. bu kaka benim talihsizliğim bir kanıtıdır ayrıca. kendisinin ülkemize her iki teşrifinde de "kesin gidiyorum havaalanına, imzasını almadan dönen ne olsun" dediysem de, her iki güne de değerli hocalarımız sınav koymuşlardı. biz de hayalimizi bir başka bahar ertelemiştik. sonuç olarak henüz 25 yaşına 3 ay önce basmış da olsa kendisi 50 yaşına kadar* futbol oynayıp bizi yeteneğinden mahrum bırakmasın, arada sırada armaniye poz vermeyi sürdürsün.
