böyle bir kavramın varlığını değil ama doğruluğunu ya da yanlışlığını tartışırken, kişi ile çevresini ve doğaldır ki yaşamını birbirinden bağımsız görmek de mümkün değildir.
düşünün bir kez;
adamın biri çıkmış, "vergi kaçırmanın ne denli büyük bir ayıp" olduğundan dem vuruyor. yanlış mı? elbette doğru fakat dönüp de aynı adamın geçmişine baktığımızda defalarca vergi kaçırmış, vergi aflarından yararlanmış olduğunu görüyoruz. bu durumda çıkıp da o adama;
"ulan deyus! vaktiyle, bu mevzuda yediğin herzeleri uc-uca eklesek burdan şam'a yol olur."
desek, hata mı etmiş oluruz?
ya da durup durup 'kadın iffetinin önemi'nden dem vuran, ona buna; kızı-karısı ile ilgili tavsiyelerde bulunan adamın bacısı, anası, baldızı, artık her kimse bir yakını, o kucaktan bu kucağa gezerken; "aman! bir 'argumentum ad hominem' vakasına sebebiyet vermeyelim" diyerek, bu durumu karşılıklı diyaloglarda şahsın başına kakmayacak mıyız?
ve dönüp de demeyecek miyiz;
"birader! sen önce bir kendi bahçeni adam et de sonra konu-komşuna tavsiyelerde bulun."