femen

entry200 galeri video1
    73.
  1. Fransız Posta Yönetimi 224. Ulusal Gün kutlamamaları için ulusal sembolleri Marianne'nin resmini içeren yeni bir pul tasarlamış. Fransızlar 1789'da kral 16. Louis'e karşı ayaklanmış ve Bastille Cezaevi'ni basarak siyasi tutukluları kurtarmıştı. Bundan 30 yıl sonra ise ressam Eugene Delocroiks'in yaptığı tablo Fransız devrimi'nin simgesi olmuştu. Tabloda başında Frig şapkası bulunan göğsü açık ve halkını özgürlüğe koşturan kadına da Marianne adı verilmişti. Fransız Posta Yönetimi 1944'ten bu yana Marianne için çeşitli değerlerde 630 milyon adet pul basmıştır. Son olarak tasarlanan Marianne pulu için ise pulu tasarlayan Devid Kavena ve Olivier Ciappa kimden esinlendikleri sorulduğunda
    "Bir grup kadının karışımıdır ama temelinde Ukrayna'da Femen örgütünü kurucularından Inna Shevchenko elbette öne çıkar" deyince ufak bir kıyamet koptu.

    Her ne kadar iki tane kadın memesi görünce onları orospu, kaltak diye niteleyen bir zihniyet olmasına rağmen aslında bu grubun kuruluşunda Türkler olarak önemli bir etkiye sahibiz. Çünkü Femen 2008 yılında Ukraynalı kadınların uluslararası fuhuş şebekelerince pazarlanmalarına, ayrıca dünyada kadınlara yönelik cinsel taciz ve istismara tepki olarak kuruldu. ilk eylemlerini ise aynı yılın eylül ayında Türk Büyükelçiliği önünde yaptılar. Çünkü Ukraynalı kadınlara en çok talep Türkiye'den geliyordu.

    En ilginç eylemlerini ise Nisan 2013'te Hannover Fuarı'nda Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Almanya Başbakanı Angela Merkel önünde gerçekleştirdiler.

    Grubun kurucularından Inna Shevchenko 2012'de Kiev'deki bir gösteride tahta bir haçı parçalayınca çeşitli ölüm tehditleri almış, ardından da Fransa'ya "siyasal sığınmada" bulunmuştu. Bunun sonrasında da Paris'te Femen'in Fransa şubesini kurmuştu. Pula gelen tepkilere karşı da "çok memnunum. Bir takım gerizekalılar pulu yapıştırırken artık kıçımı yalayacaklar!" yorumunu yaptı.

    Femen ülkemizde ise yukarıdaki yorumlardan da takip edebileceği üzere bir çeşit kaltak, orospu, fahişe örgütü gibi görülmektedir. Çünkü bu zihniyete göre Ukraynalı kadınlar normal hallerinde bile zaten tahrik öğesi olarak görülmekte. Yalan mı? Kiev ya da Yalta'ya tur düzenleyen şirketlerimizi bir araştırın bakalım. Şirketler bayi toplantılarını bayilerinin uçkur düşkünlükleri yüzünden bu şehirlerde yapmaktadırlar. Ukrayna'ya gidecek olanlara nerelerden ve nasıl karı kaldırılır rehberliği verilmektedir. Bu durumdan utanç duymadığımız gibi bir de tüm Ukrayna ve Rusya'yı da topluca orospu memleketi ilan ederiz.

    Düşünün bir kere...Bunun tersi olsa ne olurdu. Ruslar, Ukraynalılar bizim kızlarımızı sikmek için Trabzon'a, Sinop'a, Sakarya'ya turlar düzenleseler ve bu turlarda yukarıda anlatılanları söyleseler ne hissederdik. Tüm Türk kızlarının nasıl orospu olduklarını anlatsalar nasıl da celallenirdik değil mi? Şimdi bile nice eksi basılmıştır... Biz zaten kendimize en uygun deyimi yine kendimiz bulmuşuz "Kendine Müslüman" diyerek... Evet bu eski doğu bloğu ülkeleri zor durumda ve gelir seviyesi düşük olduğu için kısa yoldan para kazanmak yoluna giden kadınlar bu yola başvuruyorlar. Bu durumda Türk erkeklerinin yattığı bu kadınların aslında bir çoğu üniversite mezunu ve bir lisans sahibi. Ama ülkesinde kazandığı para çok az olduğu için komşusunun erkeklerinin zaaflarından bu şekilde yararlanma yoluna gitmişler. Çünkü pek çok yerde bilinen bir gerçektir ki "Cinsel açlığın afrika'sıdır Türkiye"

    Femen de kendi kadınlarının bu yola itilmesinin önünün kapanması için kurulmuş ve eylemlerini şiddetten uzak ama pek çok ülkeye göre ahlaki açıdan tartışmalı bir şekilde göğüslerini açarak yapmaktadırlar. Kadınlarla para vererek ilişkiye giren erkeklerin bu işi yapan kadınları aşağılarken kendilerini nasıl temiz gördüklerini anlamam mümkün değil. Ama global bir zihniyette bu işi kadınlar yapar, erkekler de para öder. Tersi düşünülemez. Toplum bu şekilde yapılandırılmış.

    Ama aynı şekilde neden göğsünü açan kadınlara bu kadar ağır aşağılamalar yapılırken erkekler bu aşağılamalara maruz kalmaz. Üstelik erkeklerin çıplaklığı öylesine doğal karşılanır ki adam balkonuna bile üstü çıplak olarak çıkabilir. Gidin istanbul Zeytinburnu sahillerine ne demek istediğimi çok net anlayacaksınız. Kadınlarımız bu allahın sıcağında baş örtülü, ağır derecede kapalı kıyafetleriyle, sıcaktan bunalarak eşlerine, erkeklerine yemek hazırlamaya çalışırlarken erkeklerin şortla,atletle yer yer de üstü çıplak olarak hizmet beklediklerini görürsünüz. Kadınlar o derecede ikinci sınıf düşünülür ki onların saçı görünse erkek tahrik olabilir ama erkek çıplaklığında onların tahrik olmaya bile hakkı yoktur. inanç meselesi saygı duyuyorum ama bu bize atalarımızdan miras kalmış ikiyüzlü bir bakış açısı ve tamamen alışık olmadığımız için bu şekilde hissediyoruz. Bir çok yerli kabilesinde kadın erkek neredeyse anadan doğma dolaşıyorlar. Yine de bu insanların birbirlerine karşı erekte olduklarını görmeyiz. Oysaki ilkel kabileler olarak niteleriz.

    Nihayetinde kadınlara karşı hemen hemen tüm dünyada eşitlikçi olmayan bir bakış açısı mevcut. basmakalıp ve sorgulamadan düşünüyoruz. Erkekler eğlence programlarına bile üstü çıplak halde yarışmacı olabilirlerken kadınlar ise bir eylem yapabilmek adına üstlerini çıkarırlar. Bizden farklı olanı var gücümüzle reddetmeye, dışlamaya, yok etmeye programlı olduğumuz için de orospu, kaltak v.b şekilde nitelendirir ama ne demek istedikleri hakkında tek kelime bilmeyiz. Onları deli diye nitelendiririz ama aslında farklı olmalarına anlam veremeyen deli olan bizlerizdir.
    0 ...