tanrı kesinlikle fiziksel bir olgu değildir. varlığı insanların elle tutabildiği görebildiği şeyler olarak addetmek tanrının varlığı konusunda sizleri geri dönülmez bir yola sokabilir. tanrı evreni kendi gözlerinin görebileceği büyüklükte, onun zevklerine hitap renklerde mi diye yarattı diye bir soru geldi aklıma. tanrıyı kendi fiziksel dünyanıza soktuğunuzda bu gibi soruların ardı arkası kesilmeyecektir. yı
tanrıyı fiziki olarak algılamak, dünya veya evrenin geri kalanı olarak bölmeyi gerektirir. tanrı bir yerde gereksiz bir hamle yaptı diyebiliriz. tanrı galaksilere uzaktan bakarak dünyayı göremez, sezemez. insanların dertlerini, sıkıntılarını tek tek dinleyip çözemez. eğer tanrı gerçekten fiziki, ve çok büyük bir varlıksa evrenin yaratılışından itibaren onun zamanıyla pek fazla bir zaman geçmiş olamaz. bunca insanın sıkıntısını aynı anda dinlemek bir yana, sizin sözlerinizi sinek vızıltısı olarak bile algılaması imkansız. insanın doğum ve ölüm arasındaki geçmek bilmeyen yıllar olası fiziksel bir tanrıya salisenin milyarda birinin milyarca kez birbiriyle çarpılması kadar kısa gelecektir. zaman fiziksel büyüklüklere göre değişir. örneğin;
bir karıncanın bir çekirdeği a noktasından b noktasına taşımasının yirmi dakika sürdüğünü düşünelim. biz o yataçekirdiği bahsi geçen iki noktalardan birinden diğerine on saniyede götürebiliriz. yani karıncalar bizden yaklaşık olarak 120 kat daha hızlı yaşamış ve hızlı ölmüş olur.buradan tanrının ölümlü olması halinde çok çok çok uzun süre yaşayacağını bile çıkarabiliriz. bunu sonsuzluk anlayışımızın uzaydan ibaret olması gibi görebiliriz. uzayın aslında bir sonu var fakat bizim algılayabileceğimiz mesafelerden bahsetmediğimiz için sonsuz diyebiliyoruz. tanrı da öyle olabilir. evet böyle bir tanrı da olabilir. tabiki bu fiziksel olarak tanrının var olamayacağını anlatmanın bir yöntemiydi, bir girişimdi.
tanrıyı insanlar gibi duygulara sahip, cezalandırıcı, affedici gibi olarak değerlendirmek uzayı sonsuz görmemiz kadar sığ bir şey. görmediğimiz şeyler aslında yok demek değildir deyip, işin sonunda tanrıya ulaşan insanlar nedense uzay boşluğunu aşmakta zorlanıyor. insanlar olaya biraz yanlış yerden bakıyor gibi geliyor bana. insanların hali hazırda korkacağı kadar büyük mesafelere, inanılmaz inanılmaz galaksilere, doğal güzelliklere sahibiz. işte bu güzellikleri gözümüzde normalleştiren, sıradanlaştıran bir tanrı fikri var. doğa bir gün siz zaten tanrının üzerinde yaşıyorsunuz dediğinde, ''biz seni de bir yaratan bir tanrı var zannediyorduk'' mu diyeceksiniz. hadi deneyin...