dalış için, kandaki oksijeni arttıracağını düşünerek uyguladığım tekniğin adıymış. lakin durum hiç öyle değilmiş. çünkü kandaki oksijen miktarını çok fazla arttırmak nefesle mümkün olmadığı gibi, hiperventilasyonun yaptığı karbondioksiti azaltmaktan ibaretmiş. çünkü beynin nefes alma emrini ciğerlere gönderirken baktığı gösterge oksijen seviyesi değil, karbondioksit oranıymış. yani hiperventilasyon; kana oksijen sağlama gibi bi yarar göstermiyor, aksine karbondioksit miktarını azaltarak beyne "oksijene ihtiyaç yok" mesajını gönderiyor. yani yapılan iş beyni kandırmaktan, oksijene ihtiyaç duyulduğu halde bunu hissedememekten ibaret.
bunun sonucunda da deniz altında olması gerekenden uzun duruluyor ve hiçbir şey farkedilemeden bayılmalar ve boğulmalar sözkonusu olabiliyor.