bir tarafta arkamda bıraktıklarımla ilerlerken, bir tarafta ise yanımdan geçip gitmesine izin verdiklerimle ilerledim hayat yoluma. geçip gitmesine izin verdiklerimin bir kısmına pişmanlık duyup arkalarından keşkeyle bakarken, arkamda bıraktıklarıma geri dönüp bakma ihtiyacı duymadım. hatalarımla, doğrularımla geride bıraktığım şeylerin geride kalması gerektiğini, tekrar önüme alırsam geri gitmekten başka bir şey olmayacağını bilerek yoluma devam ettim.
yaşanan zamanın geri gelmeyeceğini bildiğim gibi gelse de eski tadı vermeyeceğini anladım ve en iyi yönün durmadan duraksamadan ileriye doğru giden, ne hızlı ne de ağır akmadan, ayarında, olduğu anı yaşayarak ileri gitmesi gerektiğini anladım.