Uludağ sözlük bünyesinde 1., 2, 3, ve 4. nesillerin de destek verilebileceği bir metin hazırlanmıştır. Umulan, beklenen, arzu edilen hal; sözlük yönetiminin bu metni yazarların can sıkıntısının değil, emek verdikleri yere olan mevcut muhabbetlerinin bir eseri olarak algılanmasıdır.
Bu metnin sonunda imzaları bulunan, sağcı, solcu, alevi, Sünni, türk, kürt, ermeni, laz, Çerkez, arap vb kökenden yazarlar, hristiyan, Müslüman, Musevi, ateist, Budist vb dinden yazarlar, sağ veya sol, bunun dışındaki apolitik kişiler ve o fraksiyonun destekçisi yazarlar ve tüm ayrımsal özelliklerin en azından birini üzerlerinde taşıyan yazarlar ortak bir metnin etrafında birleşmeyi kendi insani özelliklerinin bir gereği olarak, muhabbet besledikleri Uludağ sözlük oluşumunun bir emekçisi, işçisi, üyesi olarak bu metne imza atmayı doğal bir durum olarak algılamış ve kendi veya vekilleri aracılığı ile imzalamışlardır.
Elbette 7 gün 24 saat, 5 kişilik bir moderasyonun günlük 2000 entrye %100 başarı ile sahip çıkması beklenmemektedir. Beşer şaşar sözü biz insanlar içindir. Ama bu durum asla mevcut hal'in gerekçesi olamaz. Zira artık yamalı bohçaya dönmüş bir haldeki sözlük formatında Uludağ sözlükte yönetim kadrosu 5 kişiyi geçemez diye bir madde bulunmamaktadır.Peki nedir bu yazarların beklentileri;
- yazarların hiç. Birisi bir diğer yazarın yazı kalitesini kendi öznel algıları ile hakir görmek gafletinde bulunmasın. insanların değerlendirmelerini bireysel olarak tahlil etmek mümkün ise de, kişiyi yazım kalite/seviyesi ile değerlendirmek bunu da entry halinde başlık veya nick altlarında ifşa etmek insan onuruna yakışmadığı gibi kişisel hırsların ve ileriki dönemlerde kişinin yapabileceği bir yazım hatasında veya gaflet anında kişiye bumerang gibi geri dönecek ve bıçak artık sahibini kesecektir. Bıraksın da yazarlar kendi kalitelerini diğer yazarlarla kıyaslayarak kendileri tespit etsinler. Bizler inanıyoruz ki; yazar kişisi kendisi için çok yüksek seviyede olan bir sözlükte de, kendisi için çok alt seviyede bir sözlükte de zaten durmayacak gelişi gibi gidişi de kendi hür iradesi ile olacaktır.
- Herkes, türkiye cumhuriyeti'nin yasalarına saygılı olacak şekilde entry girebilmeli. Evet, bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen ve her fırsatta dedelerimizin köken belirtmeden inşasında canları ile bir tuğla koyduklarını belirttiğimiz vatanın üzerinde geçerli olan kanunlar ve yasaların belirttiği çerçevede dilimizi anlaşılabilir bir şekilde kullanalım. Bu aslında gammazlar menüsünde bu entry sözlüğü yasal yönden zor durumda bırakabilir şeklinde teorik olarak mevcut ama biz yazarlar bu maddenin günün birinde uygulanabilir olduğunu görmek istiyoruz. Bugün yasalar bizlere dtp'li milletvekiline, akp'li bir milletvekiline, ordu mensuplarına, mhp'li milletvekillerine kısacası kamu kurum ve kuruluşlarındaki kişilere kişisel olarak suç oluşturabilecek entryler giremeyeceğimizi biliyoruz. Ama gönül moderasyonun da bu konuda hassasiyet göstermeyen ve bu yasal yükümlülükten haberi olmamış yazarlara aynı dikkatle yaklaşmasını ummaktadır.
- Sözlükte adam asmaca oynanmasına bir son verilsin. Bir yazarın açtığı başlık, yazdığı entry o kişiye muhalif kişilerce ayar adı altında hakaret olarak dönmesin. Hiçbir yazar kendisinde yazar nick altında moderasyon göreve yazabilecek yetkiyi görmesin. kimse faşist-yobaz-allahsız-bölücü-pkk lı-ateist-şeriatçı vs ithamlarla damgalanmasın. Evet belki de en önemlisi bu!.bu metne imza atan yazarlar da dahil olmak üzere bu hatayı herkes yaptı. Artık olmasın istiyoruz. Bir dur densin istiyoruz. Bir yazarın diğer yazarı "modlar yakınımdır" tarzı bir tavırla tehdit edebilmesi o sözlükte kast sisteminin varlığına işaret eder. Bir sözlükte kast sistemi olmamalı olacaksa da o sistemin en tepesindeki ayrıcalıklı kişiler o sözlüğün yazarları olmalıdır.
- siyasal tercihler aşağılanmayı hak etmez. Anayasal süreç içerisinde kendisine yer bulmuş bir düşünce eleştirilebilir ama bu düşünce sahibi hakarete uğrayamaz.
- Siyasal bir düşünceyi ifade eden bir entrynin "başlık silindiği için entryniz siliniyor" gibi nedenlerle silinmesi haklı görünmemektedir. Zira bu konuda zaten birçok kesimce rüştünü ispat etmiş kişilerin kalemleriyle yazdıkları entrylerin mühür sahiplerince akıl izan sınırları içerisinde değerlendirilmesi gerekmektedir
- Göze daha az çarpıyor olsa da, spor konusunda ve özellikle taraftarlık noktasında belli başlı düzenlemeler şart. Maç günler sol framede oluşan sportif(!) görünüm bir kısım yazarın yükselen ateşini düşürse de konu ile uzaktan yakından alakası olmayan kişilerin ateşini yükseltmektedir. Bunun nedeni başlıklardaki tarz olduğu kadar entrylerdeki seviye sorunudur. Bunu dışında spor ve müsabakalarla ilgili entrylerin çokluğu da ayrı bir renktir diye düşünmekteyiz.
- "Artan çaylaklık" gibi anlaşılması zor bir uygulamadan vazgeçilmelidir. Bir yazar bir hatayı bir kez yapar çaylak olur, iki kez yapar çaylak olur. aynı yazarın on kez aynı hatayı tekrarlaması hala çaylaklıkla cezalandırılıyorsa bu moderasyonun ya adı geçen yazarı kayırdığı anlamına gelir ya da moderasyon yazarları kaybetmekten korkuyor şeklinde algılanır. Yazar hataları devam ediyorsa silinir. Tekrar aynı nickle de sözlüğe alınmaz. Gider başka bir nick ile yazma hayatına devam eder. Moderasyon bu noktada kendisine çeki düzen vermedikçe sanırız bu sözlükte adalet kavramı her zaman sorgulanır bir durumda kalacaktır.
- yaşadığımız her yerde, işte, okulda başımızda bizi kontrol eden bir sürü kuvvet varken, fikrimizi açıklama yeri olarak düşündüğümüz sözlük platformunda kimsenin tehdidine uğramaktan hoşlanmıyoruz. ateist olmak zorunda değil kimse, veya milliyetçi, sosyalist, aktivist... George soros'u seviyorsak, sebeplerini söyleyebilmeliyiz. Bu ortamı oluşturmak mührü ellerinde tutan Süleymanların görevidir.
- fikirleri tartışmayı bilen insanları gibi iddia tez anti tez şeklinde fikir alışverişinin yapılmasını bekliyoruz. özgürlük düşüncesiyle fikirleri her şekilde beyan edilebilmeli, gerekli alt yapı ve bilgiyle bazı konuların tanımlanmasını (tarihi veya güncel kaynaklar sunularak) bölücülük veya hakaret olarak görüp buna karşı tavır alacak kişilerin antitezleri ile ortaya çıkmasını özendirecek bir tavır sergilenmelidir. türkiye gençliğinin apolitikleştiği bu süreçte sözlüklerin, karşıt görüşlerle saygı ve hoş görü çerçevesi içerisinde, bir aydınlanma ve bilinçlenme zemini olması gerektiğini düşünüyoruz
- yoğun çalışma şartları altında olduğu bilinen moderasyonun hiç değilse belli durumlardaki entrylerin rötuş istekleri noktasında yetkilerinin gammazlara devredilmesi, gammazların haksız uygulamalarında ise yazar şikâyetleri ile gammazın hem gammazlığının elinden alınması hem de yazar olarak belli süreli hak mahrumiyetine uğratılmaları hem hataların o an içerisinde düzelmesine hem de moderasyonun daha rahat ve geniş vakitte çalışmasına vesile olacaktır.
- Sözlük admini tarafından sözlük yönetimindeki üyelere gerekli uyarının yapılarak, yazar-mod mesajlaşmalarında her moderatörün aynı kibarlık noktasında buluşması sağlanmalıdır. Bizler maaş karşılığı yazmıyorsak en azından kişisel olarak belli bir saygıyı hak ettiğimizi düşünüyoruz.
- En çok şikâyetçi olunan sorunlardan bir diğeri ise entry silinmelerindeki çifte standart. Yok diyerek başı kuma gömmekten vazgeçme zamanı geldi de geçiyor. Hepimiz biliyoruz ki; kimi entryler ya sahipleri ya da hitap ettikleri konu itibariyle yetkililerce küfür içerdiği halde silinmemekte kimileri ise benzer nedenlerle derhal silinmekte. Entrysi bu şekilde silinen bir yazarın bir benzer entryi haftanın en beğenilenleri listesinde görmesi sanıyoruz ki çifte standart olayında moderasyonun haklılığını sorgulamaya neden olmaktadır.
- bir yazarı çaylak yapılması birçok haklarından feragat etmesine sebebiyet vermektedir. mesela çaylak olan yazara en azından modlarla iletişime geçebilmesi için üçüncü şahıslar olmaksızın en azından yönetim birimine yazması fevkalade iyi olacaktır. bu tip uygulamanın olması en azından sözlükte kıvılcımların yangın olmasını engelleyecektir.
- Diliyoruz ki; günün birinde bu sözlükte "xxxxxxxxxxxx" gibi adı önemsiz bir başlık açılır, o başlığa başka yazarların entry girmeleri yasaklanır, moderasyon bu başlığın sol framede görünmesini engeller ve çaylak, silik , gammazlık yetkisinin elden alınası gibi durumlar ve yazarlar sebepleri ile oraya tek cümle de olsa yazılır. Bu şekilde hem yazarlar bilgilendirir hem de kimin ne ceza aldığını gelişmeler bölümünden görmek istemeyen yazarlar da bu başlığa girmezler.