kurulu otoritenin, insana ve insanlığa yönelen baskı ve şiddetin ideal ortamı olduğuna inanır. bu noktadan hareketle, sosyalist devlet de dahil olmak üzere her türlü otoriteye ve otoriter girişime karşıdır. klasik sosyalistler olarak bilinen 'marksist-leninistler' ile ayrıldığı en temel nokta da budur.