orhan kotan

entry15 galeri
    10.
  1. ölümünün 15. yılında eşi mehtap bora kotan'ın (-ki benim de teyzem olur) kaleme aldığı bir yazı ;

    "değerli dostlar,

    orhan kotan’ı kaybedeli 15 yıl oldu. bu süre içinde orhan hakkında yazılar yazıldı, yorumlar yapıldı ve bir dolu dedikodu da üretildi ve ben hep sustum. 25 yıllık evliliğimiz sürecinde yalnızca onun eşi olarak değil aynı zamanda bir dava yoldaşı olarak, hiç kimse onu benden daha tanıdığını iddia edemez diye düşünüyorum.

    bizim evliliğimiz öyle alışılmışların da dışında bir şeydi. benimle tüm düşüncelerini paylaşırdı… uzun ama yorucu olmayan tartışmaların sonunda (ki orhan’ı tanıyan herkes bilir) o uzun ve noktasız konuşmalarına başlayınca kapıyı kapatıp odayı terk ettiğim çok olmuştur; çünkü beynim yorulurdu sanki ama o saatler sonra yeniden kaldığımız yerden başlardı... sinirleri yatışmıştır... tez aynıdır... ama sunum şekli başka olmuştur.

    orhan’ın benden gizli hiçbir şeyi olmamıştır. her zaman dürüst, her zaman açık sözlü (acımasızdı o noktada) lafı evirip çevirerek söylemesini hiç bir zaman beceremedi... dobra dobra… bu yüzden de gerçek dostları çok azdı.

    orhan kotan çok farklı bir insandı. şu 60 yıllık yaşamımda onun kadar dürüst ve yürekli bir başkasını görmedim.

    orhan ile beraber yaşamak onu anlayarak yaşamak öyle sanıldığı kadar kolay bir şey de değildi. çünkü gündelik olaylar, çocuk, geçim gibi konulardan kendini soyutlamıştı ve onun için yalnızca ezilen ve sömürülen kürt halkının kurtuluşu bir anlam taşıyordu. onunla yaşamanın bir diğer zorluğu daha vardı: onun yanında hiç kimse hakkında konuşamazdık... çok sinirlenirdi: “susun, kendisi burada yok!” diye azarlardı bizi. ben ona küçük masum yalanlar da söyletmeyi hiç bir zaman başaramadım; hani şöyle..''…kusura bakmayın bu akşam evde değiliz yarın olabilir mi ?” yerine ''yok bu akşam gelme sana ayıracak zamanım yok bu aralar” derdi, utanırdım.

    orhan çok okur ve çok araştırırdı. bütün ortadoğu tarihini en ince detaylarına kadar bilmesi sayesinde tespitleri ve yorumları doğruydu. o rızgari’ler o öyle günlük gazetelere ve başkalarının kalıplaşmış tezlerine göre yazılmadı.

    orhan kotan tüm varlığını ezilmiş ve zulme uğramış halkların mücadelesine adamış bir insandı.

    orhan, öyle günlük sağdan sola esen rüzgârlarla duruşunu, yazılarını ve yorumlarını değiştiren sıradan ve ucuz bir politikacı değildi. aslında ve bence o, hiç bir zaman politikacı da olmadı... olmak da istemedi ve zaten beceremezdi de. çünkü o günlük politikayla uğraşanlar ki ben de onlarda biriyim, şartlara ve duruma uygun laf söylenmesi gerekir... sıkıştıklarında yalan atmayı… lafı evirip çevirerek hiç anlaşılamaz bir hale getirmeyi bilmek zorundadırlar (zor bir zanaattır!) işte onun için ısrarla diyorum: orhan kotan bir politikacı değildi.

    bence orhan, kürt halkının kurtuluş mücadelesinin gerçek teorisini yazmış ya da yazabilmiş tek insandır.

    orhan’ın geçmişin de bir gılala vardır, bir komal vardır ve bir kürdistan press vardır.

    kürdistan press, kürtlerin yurt dışında ortaya koyduğu ve onu tüketen nadide bir oluşumdu.

    orhan 18 yıl çok ağır hastalıkların pençesinde yılmadan usanmadan “yeter artık” demeden hep kürt halkının kurtuluş mücadelesine yurt dışından en iyi şekilde katkıda bulunabilmenin çabasında olmuştur. kürdistan press'te bir çok insanın alın teri vardır. orada yalnızca beş arkadaş değil pek çok insan elinden geldiğince katkıda bulundu. çünkü işin önemini kavramışlardı. bu arada işin önemini başka şekilde kavrayanlar da vardı! kişisel hesaplar... küçücük hesaplar... ben buradan ne çıkarabilirim kendim için hesapları... ve bu insanların arasında çok hasta, çok saf ve dürüst ve tüm çevresindeki insanlarında hep kendisi gibi idealleri olduğunu sanan orhan.

    iki böbrek nakli… iki kez yapılan açık kalp ameliyatları, yıllarca diyaliz makinesine bağlı yaşamasına rağmen hiç bir zaman mücadele hırsını kaybetmedi. orhan’ı bitiren onun en yakınım sandığı en çok güvendiği insanların ihaneti olmuştur.

    orhan’ın dayanma ve yaşam gücünü bitiren şey o en çok güvendiği bazı insanların basit para hesapları, bayağı kişisel çıkar paniklenmeleri olmuştur. orhan tükendi en sonunda. ben bunu çok iyi biliyorum. dayanma gücü kalmadı çünkü onun alışık olmadığı mücadele edemeyeceği bir sürü mide bulandırıcı olaylar cereyan etti. ama detaya girmeğe gerek görmüyorum.

    bu arada merak ettiğim bir şey var: kürdistan press’in dijitalleştirilmesi çalışmalarında neden yalnızca iki kişinin adı geçiyor? diğer arkadaşların adı neden geçmedi ? bunu merak eden yalnızca ben değilim onu da eklemek isterim.

    şimdi gelelim kürt ve kürdistan meselesine ve kendi kendimize soralım: peki şimdi ne olacak? ne nasıl yapılacak ve kimler yapacak? ve işte şimdi orhan kotan olmalıydı diyen çok dostlarım olduğunu biliyorum.

    satırlarımı bağlamadan herkesten küçük bir ricam var:

    eğer elinizde rizgari 9 var ise onu bu aralar bir kez daha okuyun derim.

    saygı ve sevgilerimle.

    mehtap bora kotan"
    1 ...