Geçen sene Öykü diye bi kız vardı benim sınıfımda. işte bi hoşlaşma oldu bunla. Yaşım 18 ama hiç tecrübem yok o konularda. Dedim mektup yazıyım. Şiirde yazdım. Romantik oldu bayağı. 3 sayfalık mektubu ona doğum günü için aldığım "fırat" ın arasına koydum. içide kendi yaptığım kuğular da vardı. Ulan sırf kıza hediye yapıyım diye bi günde origaminin altını üstüne getirmiştim he. Neyse.
ilanı aşk mektubunun sonuna bi yer tarif ettim seni bir hafta sonra orda bekliyo olacağım diye yazdım. O zamana kadar da hiç haberleşmedik Başka okulda gittiği için. Mesajlaşmayı da ben istemedim salak gibi. Hani romantik olcan ya embesil herif.
zaman geldiğinde oraya gittim. salak gibi açıkta bi yer seçmişim hani hemen gelir de bi cafeye felan gideriz diyorum. buz gibiydi hava. bildiğin dondum. kapalı bi yere de geçemiyorum. hadi ben gittiğim zaman gelmişse diye. gelmedi. aradım açmadı. merak ettim başına bi şey mi geldi diye. bi kaç kere daha aradım. açmadı. en son baktığımda 83 tane çağrı atmışım kıza 2 saat içinde. yemin ediyorum abartmıyorum. 2 saat boyunca dakka başı aradım neredeyse. 84 te açtı. meğerse beni unutmuş hanımefendi. e niye açmadın telefonunu? görmedim dedi. Nasıl görmedin ya. Birini görmezsin tamam ikisini görmezsin tamam üçüncü görmezsin tamam da 83 çağrı bıraktım insafsız.
ben kızla konuşmak için 2 saat boyunca geberiyim soğukta, mektup yazıyım sürekli, şiir de yazıyım. sonuç? beni reddetmek için yüzüme söylemeye bile gerek duymasın. Facebooktan halletti işini.
Bundan sonra mektup mu. Aman kalsın. Eğer bi kızdan hoşlanırsam alırım karşıma konuşurum. En azından reddederken yüz yüze oluruz.
Ondan sonra "ıy hıç rmantik deıllleeeğ. Hepsı hyvaan bnlarnnn" diye böğürmesin hiç bi kız. Siz istiyosunuz böyle olmasını.
yıllar sonra gelen edit**: bu olaylar olduğu vakit bu hanımefendi ne zaman aklıma gelse bi origami kuğusu yapmak gibi bi alışkanlık da edinmiştim. onların küçük bi bölümüyle de sanat eserciği yapmıştım. http://galeri.uludagsozluk.com/r/origami-474688/
