katılımın yerlerde olduğu düzmece bir seçimle gelip bir yandan rejim değişikliğine gidip diğer yandan yandaşlarıyla beraber ülkesini soymasını pek demokratik bulanlara da söylenecek bir şey yok...
sokaktaki on binlerce mısırlı'yı görmezden gelmekse ayrı bir körlük. ordu, sokaklardaki insanlara karşı kitlesel bir katliama girişmeye niyetlenen mursi ve çetesine karşı araya girdi. herhalde burdaki tam zamanlı akp, yarı zamanlı pkk sempatizanı cemaat kürtleri bir diktatörün devrilmesindense halkın öldürülmesini yeğliyorlar. bütün sivil otoritelerin mutabakataı sağlandı özellikle el ezher ve patrikhane onay verdi ki bu mısır'da sivil irade'nin kendisi demek...
anayasa mahkemesi başkanı idarenin başına geçirildi. yani olay darbe falan değil punduna getirip iktidar koltuğuna (amerika ve israil'in desteğiyle) oturan suçluların temizlenmesidir.
2 yıllık periyotta modernist müslümanlar ve hristiyan mısırlılara yapılan saldırıların haddi hesabı yok, hırsızlık yolsuzluk mübarek dönemini bile aratır olmuş, mısır'ın nasır sonrası kör topal kurmaya çalıştığı anayasal düzen dahi bir takım yarım akıllı fanatik tarafından yerle bir edilmiş, "ölü karınla sevişebilirsin", "6 yaşında yeğeninle evlenebilirsin" tarzı sapıklıklar yasa teklifi haline getirilip toplumun ahlaki yapısı bile tehdit edilmiş, halk genci yaşlısıyla sokağa dökülmüş, mursi ve çetesi göstericilere saldırmaya başlamışken sanki teğmenin birinin canı çekmiş sabah ilk iş yönetime el koymuş gibi hava yaymaya çalışanların kanı bozuktur.
mursi ve (kendine) müslüman kardeşler'in ne bok olduğunu bilmeyen belki yer de bize anlatmayın...
