videoda doğru olanlar var. mesela imfye olan borçların kapanması, 3. köprünün yapılmasının yararları, havaaalanının getirisi, kanal istanbul projesi gibi.
bana göre doğru olan şeyler:
- yeni havaalanı avrupa'nın en büyük havaalanı olacak. şu anda en büyüğü frankfurt/almanya'da. ondan daha büyük bir havaalanı olacağı koyuyor onlara. bu yüzden istemedikleri doğru. ayrıca havaalanından sağlan gelir elde edeceğiz.
- şu anda montrö boğazlar sözleşmesine göre, şu an hiçbir gemiden geçiş ücreti alamıyoruz. "Barış zamanında her devletin ticaret gemileri serbestçe geçebilecek." şeklinde bir maddesi var. kanal istanbul projesi ile, bazı gemilerin kanaldan geçme zorunluluğu olacak. artık kanallarda "tanker boğazdan geçerken karaya vurdu. istanbul boğazına bilmem kaç metreküp petrol sızdı." şeklinde haberler görmeyeceğiz.
-bayrak yakma olayının şerefsizlik olduğunu cidden kabul ediyorum. bunun bir savunması yok.
-barajların yapılması, nükleer santralin kurulması, yolların yapılması da güzel. nükleer santral aslında bugünün şartlarında gerekli olan bir durum. hindistan'da bile var lan. ayrıca ne yazık ki şöyle de bir durum var. ben kendim gitti gördüm. bazı "çevreciler" sigara içip izmaritlerini ağaç diplerine doldurduktan sonra nükleer santrale hayır diye bağırıp duruyorlardı. emin olun nükleer santralin vereceği zarar bir tek kişinin doğaya verdiği zarardan az olacaktır.
fakaaaat, gel gelelim videodaki tutarsızlıklara:
- imfye olan borç kapandı eyvallah. 46 milyar dolarlık borç ödendi toplamda. fakat devletin dış borçlanmasına bakınız. 300 küsür milyar dolar civarında seyrediyor. bunu hükumet göstermiyor ama.
- ilk önce diyor ki; "yetkililerin "ağaçların zarar görmeyeceği, sadece yer değiştireceğini" söylemeleri eylemcileri tatmin etmeyince eylem devam etti. ve eylemler polisin parkı boşaltmasını zorunlu kıldı." tarzında bir şey.
ama sonra başbakanın açıklaması şöyle: " esnafa, oturan halka zarar vermediği müddetçe türkiye görüşlerini açıkça belirtebileceği bir ülkedir."
- sonrasında polis otosundan kimsenin zarar görmesini istemiyoruz diye anons yapılıyor. ama ilk kurşunu atan polisti. ve bu hengamede 3 kişi polis yüzünden öldü.
- sükuneti sağlama çalışmaları işe yaramadı diyor. üç beş çapulcu diyerek, bir günde 8 miting yaparak ve hepsinde aynı cümleleri sarf ederek tahrik etmek midir acaba sükuneti sağlama çalışmaları. ayrıca melih gökçek konusunu hiç saymıyorum.
- şiddet olaylarına gelince, "onlar yaptı ben de yaptım." konuşmasına karşıyım her iki taraf için de. etki tepki doğuracak biliyorum. ama oraya gta oynamaya giden eylemciler, evde kavga edip stresini atmaya gelen polisler olduğunu da biliyorum. iki tarafta da taşkınlık çıkaran herkese lanet ediyorum. ayrıca kask numaralarının kapatılması olayına hiç değinilmemiş.
- ovvv "demokrasiyi kendine yedirememiş chp var" deyince gözümde tamamen bitti lan bu video.
bu kadar sikkoluk yapılamaz. ulan bütün parti yetkililerini kovdular sonrasında zaten. bayraklar kaldı sadece.
-taşkınlıklara gelince. lan bu kadar olay para ile yapılamazdı. neymiş efendim paralar verilmiş eylemcilere de bilmem ne. Stanford hapishane deneyi ve deindividuation kavramlarını araştırın da görün biraz.
-yolların yapılması demiştim biraz önce. ama şöyle de bir durum var, ulan dünyada en pahalı benzini kullanan ülkeyiz. geçende gürcistana gittik. 2,5 lira benzin, 1,5 lira da lpg idi. arabanın hem benzin deposu hem de lpg deposu tamamen doldu, ömründe ilk kez.
- faiz lobisi konusuna geliince, ülkede yabancı kaynaklardan dolayı çıktı bu eylem diyorsunuz ya hani, o yabancı kaynaklara zaten biz çoğu kurumumuzu sattık. gezi parkı sürecinde türk petrollerinin işlenme hakkı da yabancı şirketlere verildi. bu olunca ne mi olacak. ülkeye sıcak para gelecek. en ufak bir karışıklıkta buhar olup uçacak. sonra vay efendim faiz lobisi. azıcık ekonomiden anlayan insan bunu yutmaz.
-yabancı medya bu çirkin olaya yardım etti diyor ya fıtık oluyorum. bizim medyamız da bir bok yapmadı ulan. hangi kanalda vardı gezi olayları? resmen gezi olaylarını haber yapanları kınıyorlar.
- bugüne kadar ayaklanılmamasının sebebi de şudur ki, bizim ana-babalarımız, abilerimiz 1960'ı, 12 Mart'ı, 1980'i, 28 şubatı gördü. canları yandı o veya bu şekilde. hangimiz anne-babamızdan "aman evladım sen karışma. olan sana olur." lafını duymadı? o dönemleri gören insanlar hangi görüşten olursa olsun, huzur isterler, istikrar isterler. ve görüşlerini değiştirmeleri de çok zordur.