ben sokağa tükürmem, yanımda dolaşan bir insan da tükürmez, tüküremez korkan benden...
neden tükürmem ve kimsenin tükürmesine izin vermem? çünkü kirletmiş olurum sokağı.
hem sokağın da bir şerefi vardır...
ama bir bebek katilinin, tecavüzcünün, gaspçının, teröristin suratına tükürürüm. neden mi? çünkü zaten kirleneceği kadar kirlenmiştir o surat, o beden hepsinden öte o ruh...
şimdi benim elime silah verseler, bana ''git şu teröristi vur'' deseler, vurmaz mıyım? vururum. hatta .mına bile koyarım. peki buna dayanarak sen bana ''bu adam hümanist değildir''. diyebilir misin? diyemezsin. neden diyemezsin? çünkü benim vurduğum insan değildir.
peki sen bana çıkıp dersin ki; ''e ikiniz de insan vurdunuz. o nasıl insan olmuyor da sen olabiliyorsun?'' ben de sana; ''ben insan vurmadım ben insanı vuran bir hayvanı öldürdüm, kundaktaki bebeği vuran biri hayvanı vurdum, ülkesine ihanet eden, yemek yediği kaba sıçan bir iti vurdum'' derim...
bunun üstüne, ben sana ''anladın mı'' derim. sen, ''hayır anlamadım'' dersin.
peki neden? çünkü sen ve senin gibiler sadece işinize geleni anlarsınız. doğruyu göremezsiniz. görememekten ziyade görmezsiniz, işinize gelmez. ama ben ve benim gibi bu ülkesini sevenler, gün gelir bunları sizin beyninize vura vura gösteririz...
