kadıköy'den eminönü ve kabataş seferleri iptal edilerek, deniz taşıtlarının* üzerine akp bayrakları yerleştirilerek insanları kazlıçeşme ye taşıdıkları, aynı şekilde iett otobüslerinin de mitinge insan taşımayla görevli olduğu, zabıtanın kadıköy meydanından insan toplayıp götürdüğü mitingdir. katılımcılara yiyecek içecek ikram edilmiş, ellerine bayraklar verilmiş, belediye otobüslerine başbakanın portreleri yerleştirilmiştir. güzel.
yani daha mitinge gelmeden büyükşehir belediyesi ve ona bağlı taşımacılık yapan kurumlar ak partili olduklarını ilan etmiştir. diğer tarafta ulaşımı aksayan vatandaşın çektikleri de kimsenin umrunda olmamalı ki, hala daha sıkıyönetim tedbirleri ülkenin belki de en işlek meydanında hakimdir.
yorumlara bakıyorum da kalabalık üzerinden konuşuyorlar. insanlara mitinge katılımları için para verilmiş, yiyecek içecek verilmiş, özel taşıma imkanları seferber edilmiş. tabi karşılaştırma taksim ile yapılıyor, yolları polis barikatlarıyla kesilen, kendilerine biber gazı ve toma suyu ve cop ikram edilen insanlarla bunun nesini karşılaştırıyorsunuz anlamıyorum.
ikincisi de, şu çelişki beni fazlasıyla üzüyor: insanlar beşbakanın kendi faydalarına çalıştığını düşünüyorlar ve ona destek veriyorlar. ama oradaki yardımlara ihtiyacı olacak kadar kötü standartlarda yaşan insanlar, kendilerine verilenin sadaka olduğunu, kendilerine dilenciden bile daha aşağılık bir muamelenin uygun görüldüğünü fark etmiyorlar mı gerçekten? niye daha aşağılık, çünkü dilenciye sadaka verince ondan karşılığında birşey istemezsin. kendi seçmenini kiralayan bir zihniyeti destekliyorsunuz, farkında mısınız?
akp ye ve başbakana gönülden destek veren, belki bu verilen ikramları geri çevirecek kadar parti ve başkanına bağlı kişiler de vardır. onlara söyleyecek tek sözüm, düşüncelerine saygı duyduğumdur. bugüne kadar, kaba ve bazen terbiye sınırlarını aşan muhalefet dışında yapıcı bir yoruma ne yazık ki rastlayamadım ama neredeyse 20 güne dayanmakta olan direnişe karşı ağırlıklı olarak gösterilen vakur duruşa da eyvallah demek gerekir diye düşünüyorum. sadece, ülkede yaşayan insanların çoğunluğunun düşüncelerinin ortak olduğunu ama onlara icraattekiler eliyle zulümler yapıldığını, insanların birbirine düşürülmesinden nemalanıldığını düşünüyorum. keşke bir araya gelip rahatça konuşabilsek bazı şeyleri, bugünlerde görüyorum ki bir türlü yapamadığımız şey diyalog kurmak. tek bir kişinin konuştuğu ve diğerlerinin dinlediği düzeni** destekleyen insan sayısını gördükçe bu konuda günden güne daha da karamsarlığa kapılıyorum, allah sonumuzu hayır etsin.