Hâlâ 75 yıl önce ölmüş bir adam üzerinden siyaset yapıp duranlar dini siyasete alet etmememizi buyuruyorlar. Üç tane fıkıh terimi say desen "fıkıh ne demek?" diye soracaklar ama devlet yönetimi üzerinden ders vermeye kalkıyorlar. Selçuklu hiç yoktu, Osmanlı olup 3 kıtaya birden hükmetmemiştik. Bir Cumhuriyetimiz vardı bizim(!)
Şüphe yok ki, bugün bu topraklarda özgürce yaşıyor olmamızı tek bir adama değil, tek bir Allaha borçluyuz. islam'la 'bir' olmaya borçluyuz. Kalplerindeki imanla, dillerindeki Kuran'la ve şehadet aşkıyla kâfire karşı koymuş yiğitlerimize borçluyuz. Şimdi ecdadına bir Fatiha, bir Yasin okumaktan aciz olanlar, ellerinde içki ve dillerinde küfür varken Türk'ün düşmanından hiçbir farkı kalmayanlar haktan hukuktan da bahsediyorlar. Bu topraklar, gâvurla işbirliği halindeki çapulculara kalsın diye şehit kanlarıyla sulanmadı. Şehidin hakkını ödeyemeyecek olanlar bellidir.
Ve vatandaş kimliğiyle sadece 2 gün içinde Amerikan'ın, israil'in, iran'ın, Suriye'nin, bilmem ne belanın oyuncağı haline gelmiş olanların koca Türkiye'yi yönetenleri gâvurla işbirliği yönünden eleştirmesi son derece gülünçtür. iktidar böylelerinin eline geçtiği zaman da güzel ülkemde nelerin yaşandığını çok net gördük ve inşallah bir daha da görmeyeceğiz. Çünkü ateş halkı gerçek Türkiye halkını birleştirdi elhamdülillah.
Şimdi meydanın yüzölçümü üzerinden matematik hesabı yapıp kalabalığı az göstermek için çabalayan sefiller böylesi boş işlere devam edebilirler. Biz oradaydık ve insanların meydana sığmadığını gördük. Ama dert etmesin kimse. Yüzölçümü daha büyük bir meydan da yapar bu iktidar. O zaman daha rahat sığarız ve daha rahat yapılır matematik hesabı.
