Dün geceki havaalanı karşılaması aslında bazı şeylerin daha net anlaşılması için çok güzel bir fırsat oldu. Zihniyetleri karşılaştırmak aslında bir tarafa hakaret gibi olacak ama yine de bir şeyleri belirginleştirmek için bunu yapmak zorundayız.
Öncelikle dünkü karşılamada şiddet isteyen tarafla, insan gibi barışçıl bir ortamda yaşamak isteyen tarafı net bir şekilde ayırt etme fırsatı elde ettik. Havaalanında toplanmak için bile zorlamaya, sms'lere ve kaldırılan otobüslere muhtaç olan taraf, "yol ver Taksim'e çıkalım" gibi ucube sloganlarla da bize gösterdi ki bir şeyler yapmak için biat ettikleri kişinin icazetine ihtiyaç duyuyor. Oysa Taksim'de, Kızılay'da ve yurdun çeşitli yerlerinde günlerdir direnen taraf, kendi kararını kendi alan, ne yapacağına dair bir inisiyatif almak için birilerinin izin vermesine gerek duymayan bir yapıyı oluşturmakta.
Dün geceki başbakan karşılaması, bizlere özgür ruhlu bireyle tutsak ruhlu bireyi de net bir şekilde gözlemleme fırsatı verdi. Hoş, çoğumuz zaten biliyoruz bunları ancak hafıza tazelemek kötü bir şey değildir. Son bir haftada gördük ki, özgür ruhlu bireyler bir araya geldiklerinde kararlarını kendileri alabilen, farklılıklarına rağmen bir arada ve saygıyla yaşayabilen medeni toplumları oluştururken, tutsak ruhlu insanlar bir araya geldiklerinden bir sürüden öteye gidemiyorlar.
Ayrıca bir haftadır ekranlarda binlerce çapulcuyu görüyorduk. Çapulculardan sıkılmıştık. Bu bakımdan dün gece havaalanına o kadar atom mühendisini "toplayan" yetkililere teşekkür etmemiz gerek. Hiç bu kadar seçkin insanı bir arada görmemiştim şahsen...
