adamın birinin çiftliği varmış, birsürü de hayvanı..
birgün adam gidip bir horoz almış. çiftliğe getirdiği horoz diğer horozları becermeye başlamış.
ve en sonunda horozları becermekten ölmüş.
adam gitmiş yine, bir horoz daha almış. çiftliğe getirdiği ikinci horoz da diğer horozları becere becere ölmüş.
adam şaşkın, lan noluyo falan, gidip bi tane daha alayım demiş.
gitmiş, satın aldığı adama da anlatmış durumu, horoz dayanmıyor, bana şöyle yaşlı işi geçmiş bi horoz verinde aynı şey olmasın yine demiş.
bakmışlar arka tarafta, başında bikaç tüyü kalmış yaşlı mı yaşlı bi horoz.
onu almış adam aradığımı buldum diyerekten, çiftliğe gitmiş.
ilk bikaç gün horozda tık yok, kimse kimseyi becermiyor..
sonraki günlerde bizim kafasında tüyü olmayan horoz, sadece diğer horozları değil, çiftlikteki bütün hayvanları becermeye başlamış..
tavşanları, tavukları, kazları, hepsini...
sahip şaşkın, hem bütün hayvanları sıradan geçiriyor, hem de ölmüyor diğerleri gibi..
ve sonunda birgün sahibi bizim yaşlı horozu yerde ölü gibi yatmış vaziyette görüyor, tepesinde de iki akbaba uçuşuyor..
gidiyor manzaranın yanına ve; 'yaa işte sende öldün sonunda hayvanlarımı becere becere.. akbabalara yem oldun sende..' diyor.
horoz yerde kıpırtısız dururken, tek gözünü açıp sahibine şöyle diyor; 'şşştt siktir git lan, akbabaları kaçıracaksın!!'