siyasi iktidar olarak kendilerine duyulan tepkiye karşı bu sözü hiçbir yönetici hukuk devletinde edemez.
tabi ki muhalefet de kargaşalıktan faydalanarak iktidar amaçlı bu sözü de edemez.
hukuk ve adalet olan bir devlette sosyal barış-bir arada yaşama kültürü edinmiş topluluklarda olmayacak şeydir.
kabile kültürü veya toplayıcı toplum yapılanmasında feodal sistem içinde olabilir ki, ortaçağda yaşamadığımız için veya dikta bir sistem-yönetim şeklinde devlet yapısında insanların seçme ve düşünme hakkına tecavüz de etmiyoruz.
bu sözü eden, hele ki iktidar-muhalefet 21. yy da demokratik-hukuk devletinde eden hiçbir akıl olamaz.
düşünsenize; eleştirilen ve demokratik hak olarak tepkilerini gösteren insanlara karşı, bu durumu onaylayan ve destekleyenler meydanlara çıktığında yaşanacak çatışma-ölümlerden sonra bu sözü eden iktidar-muhalefet yüce divanda yargılanır.
ülkemizde vatana ihanet suç olmaktan çıktı ama insanlığa karşı işlenen suç hala ceza hukukumuzda var.
sonuç olarak; yaşanan kargaşa ve insan tepkilerinden faydalanmak isteyen,
bu tepkilerin odağında olan kişiler düşünüldüğünde siyasetçilerimiz ön plana çıkmakta.
üstelik bu yaşananların tek sorumluları kendileri.
ne kadar yetersiz ve yeteneksiz,
sorumluluk ve sağduyu yoksunu,
bana helal, sana haram anlayışında çıkarcı,
makam ve mevki için herşeyi yapabilecek kadar bencil,
rant uğruna değerlerden vazgeçen ve görmezden gelen kişiliksiz insan söylemi olan bu sözü yukarıda arz edilen "halkı tehdit" amaçlı hiçbir demokrasi-hukuk devletinde siyasi iktidar söyleyemez.
ülkemiz demokratik-hukuk devleti olduğunu hatırlayalım.
burasi dikta rejimi ile yönetilen kabile kültürü olan insan topluluğu değil.
yanlış anlaşılma var.
böyle-bu amaçla söylenmemiştir.
