uçağa binememe sebebidir. hayati zindan eder size. mesela arkadaşlariniz, sevdikleriniz bir yere gider uçakla sizde gitmek istersiniz ama bu korku yüzünden göt gibi kalirsiniz. yükseklik korkum hiç yok, uçaktan da hiç korkmam ama 10 bin metrede 3-4 metrelik 200 kişinin tıkış tıkış koyun gibi dizildiği kokpit kalp krizi geçirme sebebidir. arabada, otobüste vs diğer ulaşim araçlarinin çoğunda klostrofobi, panik atağa sebep olmaya başladığı an çek ulan sağa deyip inebilirsiniz. Çünkü ihtiyaciniz olan tek şey o temiz havayi ciğerlerinize çekip, deli dana gibi sağa sola koşturup o özgürlük duygusunu içinize çekmektir zaten bir kaç dakika sonra kendinize gelirsiniz. ellerinizin terlemesi, göğsünüzün daralmasi (kalp krizi geçiriyorum hissi) vücudunuzun karincalanmasindan eser kalmaz. ama uçakta böyle bir şansiniz yoktur. çek ulan sağa diyemezsiniz. sike sike o korkuyu uçak inene kadar çekmek zorundasinizdir. yada uçağin amina koyup acil iniş yaptirabilirsiniz. ama sonra uçak korsanı veya * muamelesi görüp saatlerce sorgulanabilirsiniz. taki psikiyatristler tarafından terapi görüp manyak lan bu birakin gitsin diyene kadar. tabi kol gibi de ceza yersiniz o ayrı. boeing ve airbus üreticisi abilerim size sesleniyorum; cabrio uçak yapin lan allahsizlar otobüslerde anam ağladı. birde bu meret asla geçmez. sen geçti oh be artık hiç yakalanmıyorum dersin, hiç tahmin etmediğin bir yerde yakalar seni. kisaca tedavisi olmayan bir hastalıktır.