adana, biraz arabesk, biraz sıcak... biraz büyük, biraz karışık. fakat menderes'te bici bici yedikten sonra sevgilinin elinden tutup yürümek, oradan gazipaşa'ya çıkıp bir kahve içmek, oradan çakmak caddesinde sevdiğine bir boncuk bileklik almak, oradan ora kafe'de bir kaç kadeh içmek, sonra o kadehin mayhoşluğu ile dilberler sekisi'nde yürümek...seyhan nehri o yürüyüşün ayaklarının altında can bulurken mutlu olmaktır. adana kocaman güzeldir.