günümüzde de bu davranışı kendisine ilke edinen partidir. stalin "hööött" dediği için ölüm korkusundan kendine sığınmış 160 azeri aydınını sınır dışı etmiş ve bu 160 azeri aydının kurşuna dizilerek katledilmesine sebep olmuştur. türk kültüründe kendisine sığınan bir insanı hele ki masum bir insanı kesinlikle düşmana vermek yoktur. gerekirse beraber ölünür ama düşmana teslim edilmez. misafirini, kendisine sığınan insanı allah'ın emaneti olarak gören milletimiz bu acı olayı ve bu acı olayı yaşatan chp hükümetini unutmamalı.
yıl olmuş 2013...
bırakın esed'i bırakın öso'yu bırakın siyaseti...
milyonlarca suriyeli ülkesinin dışında yaşıyor. lübnan'da ürdün'de ırak'ta ve burda mülteci olarak yaşıyorlar. kim ister ki izmir'i bırakıp iran'da yaşamayı kim ister artin'i terkedip bulgaristan'da mülteci olarak yerleşmeyi. ha kim ister cevaplayın...
kimse istemez. doğduğu yeri memleketini kim bırakıpta başka yerde başka ülkede yaşamak ister ki. almanya'dan fransa'dan yurduna güzel ülkemize dönen binlerce insanımız neden toprağa adımına basar basmaz eğilipte bu toprağı öper.
emin olun suriyeliler de kendi topraklarını kendi ülkelerini bizim milletimizin türkiye'yi sevdiği kadar seviyordur. kimse kimseni toprağına göz dikmiyor. bana dünyanın en güzel yerinden 10 dönüm arsa verseler gel burda yaşa deseler ülkemi terketmem. doğduğum büyüdüğüm güzel izmiri'mi güzel türkiye'mi terketmem. eminim suriyeliler de istemez.
ne esed'in destekçisiyim ne de öso'nun ne Akpartiliyim ne de Chpli. ben insanım ben müslümanım ben zulme uğramış insanların yanındayım. siyaseti bırakın bu konuyu siyasete bulaştıran herkeside lanetliyorum. mazlumun sırtından siyaset yapan herkesi. türkiye'de savaş kampları açtıranlarıda paralı asker yetiştiren bunları suriye'ye çatışmaya gönderenleride ve bu şer mensupları yüzünden ülekisinden kaçıpta buraya sığınan mazlumların türkiye'den gitmesini isteyen kesimleride lanetliyorum.
yüzbinlerce insan türkiye'ye sığınmış. komşuluk bizim kültürümüzün temel taşıdır. ne ara komşumuluğu unuttuk. ne ara bize sığınan Allah'ın emaneti mazlumları kovar olduk. dediğim gibi kimse isteyerek kendi vatanını terketmez doğduğu yerleri bırakıp kaçmaz. suriye'de şehirleri bir esed bombalıyor bir öso. her gün yüzlerce insan ölüyor belki daha fazla. elbette bir ana bir baba evladının ölmesini istemez. kendisi ölüp arkasından çocuklarını yetim de bırakmak istemez. en iyi çözüm oralardan kaçıp başka bir ülkeye sığınmaktır. ve haklı olarak onlarda Türkiye'ye sığındı.olay bu kadar basit ve insani.
keşke ölen o masum çocuklar, analar ve babalarda buraya sığınabilseydi. günde milyonlarca ekmeğin çöpe gittiği ülkemin güzel insanları onlarada kucak açabilseydi.
ama kurtulan bize sığınmış masum insanları bile nerdeyse kovacaklar.
sokakta bir gün bile yatmış kişiler beni anlıcaktır. insanın evi gibisi yok sokakta yatmak mülteci olmak gibidir. birinin evinde kalmak gibidir mülteci olmak. emin olun kimse tam mutlu değildir orda. o mülteci kamplarında. oyun oynayan küçük çocuklar mutludur ama buruk bir mutluluktur. belki en yakın arkadaşını kaybetmiştir belki babasını ya da annesini. en azından evini.
diyeceğim o ki zaten darbe yemiş evini yurdunu terketmiş bu halka iyilik yapmayacaksanızda bari kötülükte yapmayın. gidin bir gece sokakta yatın ne dediğimi anlarsanız. zaten havalar sıcak. ben çok yattım sokakta.