ülkemizde bir takım işlerin ulusal standartlarda yapıl(a)maması üzerine örneklerdir. Bir çerçevede toplamak zor ve örneklerle ilerlenmesi gereken bir konu olsa da, temel sorunun işin gerekleri = çalışan becerisi eşitliğinin tutturulamaması veya yapılacak işlerin yeterince netleştiril(e)memesi olduğunu söylersem çok da yanlış olmaz. işte, buyrun;
Neresinden bakarsanız can sıkan olaydır. iki ihtimal var, ya söylenen doğru ya da değil. Tabii bu kadar genel bakılınca birşey anlaşılmaz, detaylandırayım:
Eğer söylendiği gibi bir durum varsa, yapılan iş özensiz yapılıyor demektir. özensizlik ise yetersizlik, beceriksizlik ve/veya isteksizlik göstergesidir. yani bu işle ilgilenen federasyon ve galatasaray görevlileri bu işin üzerine gitme ihtiyacı hissetmemiş, bu işin bu denli tantana yaratacağını düşünmemiştir. alt tarafı bir çocuk da eksik formayla çıksın, değil mi?
E birader sayfalar dolusu memleketin hali yazıları, bizim ülkemizde niye X iyi değil yazıları, çağdaş ülke örnekleri yazıları yazılıp duruyor. yani bu iş, parasını veririz yaparlar ile yü-rü-mü-yor.
ikinci ihtimal doğruysa, o zaman bu kastılı olarka atlanmıştır. burada da, vatandaş mesaisini daha iyi birşey yapmak yerine fenerbahçe ye nasıl pürüz olurum diye planlayarak geçirmiştir. eh, bu da iş ihlali, çok açık. adama sen a yap diyorsun, belli bir para veriyorsun. adam a yı kasıtlı olarak yapmıyor çünkü b olması gerektiğini düşünüyor. bunu da hangi kademedeki adam düşünmüşse, yapma cüretini nereden buluyor onu sormalı.
Sonuç, iki örnekte de kapının önüne koyulacak adamlar var. kim görevini yapmıyorsa defolsun gitsin. ülkede işsiz insan çok, mutlaka bu işi en az ilgili kişi kadar iyi yapan birisi bulunur.