ümit yaşar oğuzcan

entry514 galeri video3 ses1
    36.
  1. GERÇEKTEN SEVMEK


    O durmadan kaçıyor;

    sen ardından gitmiyorsan;



    o günün her saatinde saklanıyor,

    sen yollara düşüp deli divane aramıyorsan;



    o sana acıların en büyüğünü tattırıyor,

    sen bundan en yüce hazzı duymuyorsan;



    boşuna aldatma kendini,

    onu sevmiyorsun demektir.



    Elindeki içki kadehinde,

    dudağındaki sigarada ,

    okuduğun kitapta,

    mırıldandığın şarkıda,

    söylediğin şiirde,

    gördüğün rüyada

    ve yaşaman için

    ciğerlerine doldurduğun havada

    o yoksa;

    Onun vazgeçilmezliğini anlamamışsan;

    onu sevmiyorsun demektir.



    Renkler onunla değerlenmiyorsa,

    örneğin onsuz kırmızı kırmızılığının,

    mavi maviliğinin farkında değilse,

    beyaz yalnız o giydiği zaman

    güzelliğini haykırmıyorsa,

    sabahları onu görünceye kadar

    güneş doğmuyorsa

    ve onsuz gökyüzü geceleri

    aya, yıldızlara

    hasret değilse

    onu sevmiyorsun demektir.



    Sokakta gördüğün her yüzde

    ondan birşeyler aramıyorsan,

    güzel bir manzara,

    hüzünlü bir musiki onu hatırlatmıyorsa,

    uykudan uyandığın zaman

    yaşamakta olduğundan önce

    onu hatırlamıyorsan,

    omuzlarına dökülmüş saçları,

    bir sis perdesinin ardında

    her zaman gülen,

    ışık saçan gözleri

    aklına gelmiyorsa,

    durup durup avuçlarının

    sıcaklığını özlemiyorsan;

    Onu sevmiyorsun demektir.



    Dünyada yaşıyan öteki insanların

    senin için hala bir değeri varsa,

    ona karşı tutumunu

    toplumun köhne ve manasız

    kurallarına göre ayarlıyorsan

    ve açık açık

    sanki var olduğunu haykırırcasına

    sevgini söylemiyorsan;

    Onu sevmiyorsun demektir.



    Yok o senin için

    herşeyden değerliyse,

    gözünü yumduğun anda

    onu görebiliyorsan,

    o bütün şarkılarda,

    bütün şiirlerde,

    bütün resimlerde ise,

    ona muhtaç olduğunu

    söylemekten utanmıyorsan,

    senin içten ve büyük sevgine

    karşılık vermiyeceğinden

    korkmuyorsan,

    bütün bencil duygularından

    sıyrılabilmişsen

    onun için herşeyi,

    ama herşeyi yapacak gücü

    kendinde buluyorsan,

    her hali sana

    ayrı ayrı güzel geliyorsa,

    karşısında kendini

    bir çocuk gibi hissediyorsan,

    istediği anda onun için

    ölebileceksen,

    onun için yaşıyorsan

    ve yine onun için

    bildiğin bilmediğin

    bütün düşmanlıklara

    karşı koyabileceksen,

    o her geçen dakika

    sende biraz daha büyüyorsa

    ve kendi kendine bile

    çok sevdiğini bütün

    samimiyetinle,

    inanmışlığınla

    itiraf edebiliyorsan,

    bir gün o seni hiç,

    ama hiç sevmediğini söylese bile,

    senin sevginde azalma olmayacaksa

    ve ölünceye kadar onu aşkların

    en ölümsüzü ile sevebileceksen;

    işte o zaman

    onu seviyorsun demektir.



    O sana sevmeyi,

    gerçek aşkı öğretti.

    Sen onu hep sevecek

    ve sevilmenin mutluluğunu tattıracaksın.



    O, hiç sen olmasan bile,

    seni bir parça sevmese bile...
    5 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük